Özgeçmiş

TEVFİK (MEHMET) ÜNER (1899-1979)

Tevfik Bey, 1315 yılında (1899) yılında Gaziantep'te doğdu. Babası Karagöz camiinde uzun süre imamlık yap an Mehmet Efendi’dir Bu nedenle ilk öğrenimini bir din bilgini olan babasından yaptı. Sonra ortaokul kültürü veren Rüştiye'ye girerek burasını bitirdi. Rüştiye Halkı Sarı Mektep dediği şimdiki Cumhuriyet ilkokulunun eski adıdır. Gaziantep'te sonradan ad1 Lise olan idadi bulunmadığından öğrenimini medresede sürdürdü. Bülbül zade (Bayram) Abdullah Edip Efendi’den Arapça, Mevlevihane camii imamı Abdullah Efendi’den Farsça, dil ve gramerini Fahreddin Hoca'dan ünlü fıkıh kitabı (İslam Hukuk)unu, ayrıca Abdullah Edip Efendi’den Hadis ve Tefsir okudu.

Tevfik Üner'deki okuma ve öğrenme tutkusu sürüyordu. Onu bu amaçla Halep öğretmen okulunda da görüyoruz. Burada öğrenimini sürdürürken 1. Dünya Savaşı başladı. Okulu bitirmeden İstanbul Yedek Subay talimgâhıma gönderildi. Talimgahı bitirdikten sonra bir süre burada öğretmen olarak rahattı. Sonra Aydın Piyade Talimgahında, görev aldı. Daha sonra 5. Orduya bağlı Teke Alayı 2. Bölük Komutan vekili atandı. Böylece 1. Dünya Savaşı süresince Antalya-Finike kiy1smm savunması görevinde bulundu.

Birinci Dünya Savaşı mütarekesi üzerine görev bitimiyle Gaziantep'e döndü. Bu sırada Gaziantep İngiliz işgali altına girmişti. Bunu Fransız işgali izledi. Her iki işgal sırasında ulusal onurunuzu zedeleyen birçok acı olayları, için kan ağlayarak gördü. Onu en çok üzen olaylardan biri, yüzyıllarca bizimle birlikte her hakka sahip bir yurttaş olarak birlikte yaşayan Ermeni gençlerinin, kentin en önemli bir bölümü olan Suburcu'nda Ermenice şarkılar söyleyip gösteri yürüyüşü yapmaları idi. Bir aralık Gaziantep'in kurulacak Ermeni devletine bırakıldığı haberi onu ve onun gibi içleri yurt için yananları çileden çıkarmış, hele ki haberin asılsız olduğu anlaşılmıştı.

Tevfik Üner Gaziantep savunması sırasında Askeri iaşe müdürlüğüne getirildi. Savaşın sonuna kadar bu görevi yaptı. T. Üner bu görevin yapılışını şöyle anlatıyor.

«Her gün iaşe Ambarından mücahitler için ne kadar ve ne tür yiyecek çıkacağı yazılı olarak bildirilir. Buna göre ambardan çıkanlar. Ayrıca ambara giren ve her gün çıkan yiyecek nesneleri günü gününe bir deftere işlenirdi. İki tane olan bu defterleri Gaziantep Müzesine verdim.»

Sayın hocamızda böyle bir defterin varlığını öğrenince, ona bunları tarihsel bir belgeler topluluğu olarak müzeye vermesinin uygun olacağını söyledim. Sözlerimi haklı buldu. Öneriyi yerine getirdi.

Sayın Tevfik Üner Gaziantep'in kurtuluşundan sonra, 44 yıl yurt yavrularının eğitim ve öğretimi için emek ver. 1964 tarihinde emekliye ayrıldı. Öğretmenlik zamanının 6 yılı ilk öğretim müdürlüğü, 27 yıl Kayacık ilkokulu başöğretmeni olarak geçti. Böylece 80 yılı bulan ömrünün 50 yılını yurt hizmetinde geçirdi.

Değerli hocamızın sayın eşi Lütfiye Hanımla evliliğinden üçü erkek biri kız olmak üzere dört çocuğu bulunmaktadır. Oğullarından Tekin Üner Avukat, Yazar Üner ilköğretim Müdürü, Faik serbest muhasebecidir.

 

Göğsünde onurla istiklal Madalyası taşıyan kentdaşlarımızdandır.

 

Mehmet Tevfik Üner'i de Kaybettik

Faziletli bir insan, başarılı bir öğretmen, vefalı bir dost olan Mehmet Tevfik Üner’i de toprağa verdik. Gaziantep savunmasında görev alan kırk kadar yedek subaydan beşi kalmıştı. M. Tevfik Üner'in ayrılmasıyla dart kişi kaldık.

M. Tevfik Üner Karagöz Camii imamı Maraşlı Hocanın oğlu idi. 1315 yılında Gaziantep'te doğdu. Rüştiyeyi yani orta okulu bitirdikten sonra bir sure medresede okudu. Ve Arapça metinleri sökecek kadar Arapça öğrenmişti. Daha sonra Halep Talimgahına gönderildi. Eğitim devresinden sonra muhtelif birliklerde görev aldı ve savaş sonunda teğmen rütbesiyle terhis olunarak Gaziantep'e geldi. Gaziantep savunmasında Kuvayi milliye iaşe komisyonu başkanı olarak savaş sonuna kadar çalıştı. Mesleği olan öğretmenliğe dönerek kırk küsür yıl hizmetten sonra 1965 yılında emekliye ayrıldı. Emekliye ayrıldığı zaman Kayacık ilk okulu müdürü idi.

M. Tevfik Üner emekli hayatını münzevi olarak evinde geçirmiş, dini kitaplan tetebbü ile uğraşmıştır. Özellikle Şah Velüyyiddin Dehlevi'nin Hüccetül- lahıl baliğa isimli İslam din ve ahlakını yansıtan kitabını okumakla meşgul olmuştur. Bu kitabın Türkçeye çevrilmişini değil Arapça aslını okur ve çevirinin noksan olduğunu söylerdi. Son zamanlarda sağlık durumu bozulmuş, namaz vakitleri dışında çoklukla evinden çıkmaz olmuştur.

28 Ekim 1979 kalp yetersizliğinden hayata gözlerini kapamış ve 29 Ekim’de layık olduğu ihtifalla toprağa verilmiştir.

Emeklilik süresinde bir süre sivil emekliler derneği Gaziantep şubesi başkanlığı yapmıştır. Öldüğü zaman Muharip Gaziler Derneği Yönetim Kurulu, üyesi idi. İstiklal madalyası taşıyordu.

Herkese karşı hayırhah ve öğrencilerine şefkatli bir baba idi. Allah’ın rahmet ve bereketi üzerine olsun.

 

Özür

Sayın Ali Nadi Ünler ‘in «Mehmet Tevfik Üner'i de kaybettik», başlıklı bu makalesinde dizgi hatası olmuştur.

M. Tevfik Üner Rüştiye'den mezun olduktan sonra Medreseye devam edip Arapça öğreniyor. Daha sonra Öğretmen Okuluna devam ediyor. Birinci Dünya Savaşında da asker olarak İstanbul yedek subay talimgahına gönderiliyor.

Okurlarımızdan ve yazarımızdan özür dileriz. (Sabah Gazetesi)

 

Gaziantep Büyükleri (C.C.G. s.191)

Yazılar