Perdelerin hayattaki rolleri çok büyüktür. Arkalarında iyilikler ve kötülükler gizlenmektedir.

Perdeler aradan kalkınca ya sevinç veya üzüntü verir. Bununla beraber biz insanlar perdelere çok ihtiyacımız vardır.Perdeler, diyince yalnız pencere, kapı perdeleri hatıra gelmemelidir.Görmemize hail, mani olan herşey, bir perde demektir. Bilgisizlik, gaflet, karanlık,bulut, sevgi birer perdedir.

Hulâsa; sayılamıyacak kadar perde çeşitleri vardır.Güzel zarif perdeler gerisinde, ne çirkinlik ve fenalıklar gizlendiği gibi biçimsiz kirli perdeler gerisinde cana yakın ne güzellikler gizlendiğini olaylar her an, göstermektedir Perdelenmesi gereken olaylar, üzerinden perdeler kaldırılmış olsaydı, çekilemez azaplarla karşılaşırdık. Mesela ölüm günümüzü yahut felaket anlarımızı vukuundan önce bilse idik hayatın, tadı kalmaz kısa ömürlerimizi acı iztiraplar içerisinde geçirirdik. Çok şükür; ölüm ve felaket günlerinin üzerine gaflet perdeleri çekilmiştir. Ömrümüzün tadını getiren yine perdeler oluyor. Perdeleri, yerinde zamanında kullanmasını bilenler, her arzu ve isteklerini gizliye bildikleri gibi perde arkasındakini de sezebilenlerde o derece hayatta muvaffak olan kimselerdir. Asıl hüner, perdeleri kaldırmadan arkasındakini görmek sezebilmek ve gereken tedbiri alarak istifadeyi yapmaktır. Göz, Dimağ perde arkasındakini görmek, anlamak için yılmadan uğraşır ve muvaffak olmak için var enerjisini harç eder Araştırma görme duygularını kamçılayalayan uyandıran, biricik vasıta perdelerdir. Aynı zamanda kusuru, çirkinlikleri, maksatları gizlemekte büyük bir yardımcılık yapar.

Perdeleri yerlerinde kullanmasını bilen büyük Türk hükümdarlarından Timürlenk ve Fatih, maksatlarını gizlemekte çok mahirdiler. Fatih sultan Mehmet; İstanbul’un zaptı hazırlığını niçin yaptığını soranlara (Sakalımın bir kılı maksadımın meydana çıkmasına sebep olursa koparır ateşe atarım) diyerek maksadını gizli tutmuş ve bu sayede İstanbul’un zaptına muvaffak olmuş ve tarihde ünlü bir nam almıştır. Öyle perdeler varki: Yıllarca arkasındakileri görmek için dimağlar, gözler uğraşırda gene muamma ve kapalı olarak kalır ve biz fanilerin ömürleri bile kafi gelmez.

Yalnız müstesna gözlerde vardır ki; Perdenin renginden, biçiminden duruşundan sallanışından

Hemen gerisindekini görüverir. O göz sahiplerine hiçbir perde hail olamaz. Her şeyi ve her olayı açık ve net olarak görürler.