(Cilt 8 Sayfa 277’den Devam)

takımlara ihtiyaçları bulunmaktadır.

Ortaklar ileride atölyeyi daha geniş bir şekilde fabrikasyona sokmak ve daha seri iş çıkarma çarelerini imkân dahilinde temin etmeyi düşünüyorlar.

Mesleğin tekamülü ise böyle bir atölye için teknik takım ihtiyacı kadar sürümlü iş temini de şart...

Bunun için bilhassa şehrimiz acenteleri firmaya otobüs ve münübüs karuserleri yaptırmalı. Alıcıya şase değil hazır bir şekilde vasıta vermelidir. Buradan vasıta alanlar da zamandan kazanacakları gibi maliyet fiatından da istifade edeceklerdir.

Hemen hemen fabrikasyon bir şekilde çalışan Ayçelik atölyesi şehrimiz de artık bir oto sanayiinin kurulmasına hissedilen ihiyacın bir ispatı olmuştur.

MEHMET ALİ GÜDEMEZ-KEMAL ÇATALBAŞ

Şehrimizin en eski karosercilerinden birisi de Mehmet Ali Güdemezdir. 1935 yılında mesleğe atılan Güdemez, 1946 da Ali Ay ile ortak oluyor ve 1957 de de ayrılıyorlar. Bir müddet yalnız çalışan Güdemez iki yıl evvel Kemal Çatalbaş ile ortak olmuş.

Ortağı Kemal Çatalbaş ise 1937 yılında mesleğe girip 1950 de atölye açmış ve 1961 de Güdemez ile ortak olmuşlar.

Güdemez ve Çatalbaş ortaklığı karusercilikte branş olarak otobüsü seçmişler. 16 kişilikten 47 kişiliğe kadar muhtelif tipte otobüs karuseri yapmışmar. Gerek Avrupa tiplerinde ilham alınarak, gerek vesıta sahiplerinin arzusuna ve gerekse kendi buluşlarına göre otobüs yapan firmanın karuser atelyesinden ayrı olanak ve ayni çati altında muntazam bir demirhanesi de bulunmaktadır.

Yapılan otobüsler ekseriyete tip olarak Avrupada yapılanlardan farksız olmakla beraber arada malzeme ve bakım ayrılıkları bulunmaktadır.

Ancak gerek ihtiyaç ve gerekse yolların mtisaitsizliği burada yapılan karuserlerin daha sağlam yapılmasını mecbur kılmıştır. Meselâ büyük tipte ağaçtan mamul bir otobüsün bagajına rahat rahat dört ton yük atılabilmektedir. Bu ise otobüsün içindeki yolcu ağırlığından daha fazladır.

Firma sahipleri ayrıca, icabında çamurluk ve şoför mahallerini de kendileri yapıyorlar.

Firma sahipleri mevcut işlerini hafiflettikten sonra şimdi çelik karuser yapmaya başlamışlar. Halen ilk çelik karuser ellerinde olup, iskeleti çatılmış durumdadır.

İleride de makineleşmek ve daha pratik bir şekilde çalışarak zamandan kazanmak istiyorlar.

Mesleğin tekamülü ise paraya ve takıma ihtiyaç göstermektedir. Borçlanmak suretile malzeme temin etmek kendilerine üzüntü vermektedir. Dolayısiyle krediye ihtiyaçları vardır.

Bütün doğu illerine iş yapan Güdemez ve Çatalbaş bilhassa Şehrimiz ve Urfa’ya karuser yapmaktadırlar.

MEHMET BİLİCİ

1949 yılında bir çok meslektaşları gibi Abbullah Karusercilerin atölyesinde çalışmala başlıyarak mesleğe atılan Mehmet Bilici 1950-1951 yıları arasında da İstanbul’da karuserci Hilmi Bilim yanında çalışmış. 1953 yılında da vatani hizmetini ifa ettikten sonra memleketine dönerek yine ilk defa mesleğe başladığı Abdullah Karusercinin yanına girmiş. Bu deffa burada dört yıl çalışarak mesleğin inceliklerine tamamen vakıf olmuş. Ne zaman ki mesleğinde kendine güveni son haddini bulmuş, artık kendi başına bir atölye açmağa hak kazanmış, 1957 yılında atölyesini açmış.

Fakat o sıralarda motorlu takımlar bugünkü kadar çok ve alış fiatı da müsait değildir. Esasen sermaye bakımından bunu temin edecek durumda değildir. Bilici sıfırdan başlıyacak ve bugünkü duruma gelecektir. Koskocaman keresteleri testere ile kesecek, rende ile tesviye edeceksin. Bir yerine beş gün çalışacaksın. Terlemiyecek, su gibi ter dökeceksin. Yılmıyacak, Azmedeceksin. Temiz iş sahiplerini memnun edeceksin. Ve neticede muvaffak olacaksın. İşte Mehmet Bilici yoklukla başlamış, bu şekilde çalışmış ve böylece de muvaffak olmuş.

Bu arada halen kullanmakta olduğu matkap ve kaynak makinesini de kendisi yapmış.

Ancak bir buçuk yıl evvel motorlu olarak çalışmaya başlayabilen Mehmet Bilici bu müddet içinde de Mardin, Malatya ve Maraşa otobüs karuseri yapmış.

Esas branşı otobüs karuserciliği olan Bilici Wills pikapların pencere ve kapı açma işleri ile kamyon karuseri de yapıyor. Bu arada bir çok ve bilhassa Austin şoför mahalli de yapmış bulunuyor.

Hakikî bir karuserci ise bütün kaynak, hızar, sıcak ve soğuk demir, saça kavis vermek ve bombelemek işlerini kendisi yapar dışarıya iş verilmez. Atölyeye gelen kuru bir şase her

(Devam Edecek)

Röportaj: Behçet BENİAN

Foto: İbrahim KÜÇÜKDAĞ