(Sayfa 92’den Devam)

Alamet Söylemez oğlu Seyit Mehmet, Seyfettin oğlu Mehmet, Yahudi Şaso haklarında bedestencilik esnafı arasında uygulanan usullere riayetsizlik ettikleriden tekâlifi örfiye içinde bedestende değiliz diye kaçındıklarından bahisle bunlarında bedesten içinde ikamet etmeleri, şeyh kontrolunda şeri şerife göre alış veriş yapmaları, tahammüllerine göre örfi tekâliflere katılmalarını isteyip dava eylemeleri üzerine dava yerinde görülerek aykırı hareketlerinde mahkeme marifetiyle hakimlik ve voyvoda, mutbahlarına 250’şer kuruş ödemelerine.

Cilt: 139

Sayfa: 70

Tarih: Sefer ilki 1225 (8 Mart 1810)

Antep Sancağı Kanunnamesi :

Not: Bu sayfada yukarıki ad altında alınan vergi ve resimlerin cins ve miktarını gösterir bir cetvel vardır. Bunların bir bölümü Osmanlıların fethinden önce Mısır idaresi —metinde Çerkezler deniyor— zamanından kalıp bunlardan bazıları islah edilmiştir. Metinde bir çok tekrarlar bulunmaktadır özetini alıyorum:

— Tarımla uğraşanlardan yılda bir mart ayında çift başına kırk Akça.

— Yarım çifti olanlardan 20 akça

— Ziraat etmeyen reayadan (Hükümetin tabiiyeti altında bulunurlar demektir. Yani vatandaş) Resmi Bennak adıyla 12 akça. (ticaretle uğraşanlar buna tabidir. Vergi kazanç vergisi gibi bir şeydir)

— Mücerret (bekâr) olup çalışabilecek durumda olanlardan 60 akça (bu vergiler eskiden kalma imiş aynen devam ettirilmiştir.) defter-i hakaniye geçirilmiştir.)

— Ağnam Resmi (hayvanlar vergisi): her yıl Abril ayında (Nisan ayında) her iki koyun, keçi, kuzu ve oğlak başına bir akça

Resm-i kovan. Her arı kovanından iki akça

— Harbin bağ çubuğundan (kökünda tiyekinden demek istenilse gerektir) 40 akça

— Ceviz ağaçlarının her birinden bir akça

— İncir ağaçlarının dördünden bir akça

— Öbür meyve ağaçlarının beşinden iki akça

(Burada maktu olmayan köy ve mezrialardan anlatıldığı üzere alınıp ziyade alınmaya kaydı vardır. Maktu kelimesi mukataa’dan gelse gerektir) (Kanunnamede bundan sonra şu açıklama vardır.

Antep’te eskiden biçilen ürünlerde harman değil hasat zamanına itibar olunur. Zeytin silkme, pamuk, kozalar toplandığı, bağlar ve başka meyvalar yenecek hale geldiği vakit işleme tabi tutulur. Eskiden böyle yapıldığından Defter-i hakaniye böyle kaydolundu.

— Ziraat etmeyip kışlayıp kalan Türkmenlerden her ev için 12 akça. Ancak mülk evi olmayan ve şehir de oturan fukaradan dahi kışlak resmi alındığından sonradan ortaya çıkarılan bu haksızlık kaldırıldı. Bundan sonra eski kanun üzere Türkmen taifesinden veya başkaları köy ve mezralarda kışlarlarsa kışlak resmi alınıp şehirde oturan fukaradan alınmaya, aykırı hareketleri vaktin hakimleri defeyleyeler.

— Başka yerden gelen Türkmen taifesinden her üçyüz koyun için 20 para otlak ve yatak resmi alına. Bundan ayarı olarak subaşılar ve tımar erbabı selamlık deye koyun, kuzu, akça istemeyeler, Böyle istekleri hakimler engellemelidirler.Türkmen ve Kürtlerden alınan yukarıda sözü geçen resimlerle, örfi tekâlifleri. Ağnam resimlerini Keme eminleri alırlar. Çift resmî ve öbür vergilerine karışmazlar. (Burada “serbest olan timardan gari erbab-ı tımarın tımarlarında vaki cürüm ve cinayetlerin önce olduğu gibi yarısı sancak beylerine müteallik olup öbür yarısı kendilerine kaydolunmuştur” ibaresi geçiyor ki neyi kasdetdiği anlaşılamamıştır.)

— Yağ, bal ve benzerleri gibi satılmaya gelen ve kabben ile tartılan mallarda bir batman yediyüz dirhemdir. Her yüz batman bir kantardır. Kantar başına 2 para kabben resmi alınır. Artık ve eksik olursa buna göre hesap olunur. (İfade açık değil herhalde bir kartara kadar 2 para, bunu geçtimi 2 kantar salıp buna göre kabben resmi alınacaktır.) Amma satılmak için olmayıp bir kimse evine yemek için götürürse veya evinde kendi tartarsa kabben resmine tabi değildir.

— Resmi kile: deve yükünden 1 para, at ve katır yükünden birer akça, Merkep ve sığır yükünden yarım akça, alına. Eskiden daha çok alınırmış bundan fazlası Bidat (sonradan ortaya çıkma) ve zulüm olduğundan yasaklandı.

Bundan başka pazarda satılmağa gelmeyip yalnız sancaktan geçip gidenlerden, esvap ile pekmez değiş edenlerden baç adıyla para alınması yasaklan mıştır. Bu hal yalnız pazarda satılmak üzere gelenlere hasredilmiştir.

İhtisap kanunu gereğince narhtan fazla fiyatla satış yapanlarla eksik dir hem kullananlarda dirhem başına miri için bir akça alına. Dükkânlardan Cebabe ve müşahade deye akça alınırmış. Bu hal bidat ve zulüm olduğundan yasaklandı.

Bundan gayri sair lazım olan hususlar özel defterde uzun uzadıya her biri kendi bölümünde kaydedilmiştir, ona göre iş yapıla.

Antep sancağı kanun name-i hümayun defterinin surety aynen buraya naklolunmuştur.

Cilt: 139

Sayfa: 1

Tarih: 1224 (1814)

Mıh (çivi) çeşitleri ve fiyatları :

Carcar mıhı 100 tanesi 35 para ile 40 para

Şebeke mıhı 100 tanesi 16-20

Halidi mıhı 100 tanesi 80-90

Celladi mıhı 100 tanesi 150-175

Saraç, nalın mıhı 100 tanesi 8-10

Külek mıhı 100 tanesi 10-12

Not: 150 yıl önceki bu çivi adları halen aynen kullanılmaktadır.

Cilt: 139

Sayfa: 9

Tarih: Cemeziyelevvel başı 1229 (21 Nisan-1814)

Ferman Maraş beylerbeyine

Hicazda 8 yıl süren vahabi isyanın bu yer idaresine verilen Mısır Mehmet Ali Paşa ve oğlu Tolun Ahmet Paşa tarafından Mekke, Medine Taif ve Uruş kalelerinin asilerden temizlendiği, bu haberin gelmesi üzerine 7 gün şenlik yapıldığı, bu sebeble padişaha Gazi sıfatının verildiği.

Cilt: 139

Sayfa: 11

Tarih: 13 Cemaziyelahir 1229 ( 4Haziran 1314 )

Buyurultu

Köylerden şehirlere göç edildiği bu durumun tarım işlerini aksatması dola yısıyla önlenmesi ve gelenlerin yerlerine geri çevrilmeleri için Antep kadısı ve şehir ileri gelenlerine buyurultu.

Cilt: 139

Sahife: 13

Tarih: 1229 (1814)

Antep Naibi Topuz Ağa ve şehir ileri gelenlerine! örnek olarak yollanan külahlardan 500 tane gönderilmesi hakkında divan-ı Sivas ve ahray-ı Altundan durum son yıllarda otlak hemen hemen yollanan buyrultu. 17 …. 1229

Not: Bu belge o zaman Gaziantep’te orduda kullanılan külah imal edildi ğini göstermektedir.

Cilt: 139

Sayfa: 13

Tarih: 229 (1814)

Antep’e buyurultu. Mütesellim, Müftü ve ağalara;

1.000 okka kara barut gönderilmesi mevcut barut yoksa şeri izin ile kaledeki baruttan yollanması:

Not: Maraş’tan gönderildiği anlaşılan bu belge bize o zaman Antep piyasasında barut bulunduğunu ve ayrıca kalede barut stoku yapılmış olduğunu ancak, kaledeki bu baruttun ancak hâkim kararıyla çıkarılabildiğini öğretmektedir.

Cilt: 139

Sayfa: 14

Tarih: Rebiyülevvel başı 1229 (21 Şubat 1814)

Genel Ferman

Menzilcilerin Menzil konaklarını kahvehane haline getirdikleri, Beygir ve sürücü bahşişi diye para istedikleri, bu tutumun acele işlerin gecikmesine sebeb olduğu, önlenmesi hakkında.

Cilt: 139

Sahife: 15

Tarih: 13 Cemaziyelâhir 1228 (14 Haziran 1813)

Sayfa: 15 Ferman

Antep ve kazalarının her birinden 500 koyun sağlanıp gönderilmesi hakkında.

Not: Her ciltte birkaç defa geçen bu gibi koyun isteklerinin o zaman Gaziantep’te koyunculuğun gelişmiş olduğunu göstermesi bakımından aldık. Belki o vakitler şimdi Besicilik yine vardı. Ancak o zamanlar meraların şimdikinden çok fazla olduğu bir gerçektir. Zamanla meralar özel mülkiyete geçmiştir. Bu durum son yıllarda otlak hemen hemen kalmamış gibidir.

Cilt: 39

Sahife: 26

Tarih: 1229 (1814)

Bu sayfada Antep Mahmiyesi ahalisindea olup haklarında Emriâli çıkan ocaklı eşkiyaların cezalandırılmaları için görevlendirilen Maraş eyaleti ve Antep Sancağı Mutasarrıfı Rumeli beylerbeyi payeli Kalender paşa tarafından suç luların cezalandırıldıkları, kaçanların da ortadan kaldırılmaları gerekli (olduğu) kaydedildikten sonra, 34 kişinin adları yazılmıştır. Bunlar içlerinde Aile adları bugünde belli olan kimselerdir: Seyfeddinoğlu, Zahterci oğlu, Zeytcioğlu, Hıyamlıoğlu gibi. 29 …229

Not: Belgede Antep için Mahmiye deyimi kullanılmaktadır. Mahmiye büyük şehir demektir. Bu niteleyiş dikkate değer. Gaziantep’in o zamanki durumu bu deyimin kullanılmasını gerektirmektedir. O vakitler Gaziantep’te 40’a yakın cami, 17 hamam 30’a yakın han bulunduğunu bilmek nitelemedeki isabeti gösterir. Bu sosyal kurum ve yapıtlar bu gün olduğu gibi Halep bir yana, Güneydoğu Anadolu, hatta orta Anadolu ve Kuzey Suriye’nin hiçbirinde yoktu.

Cilt: 140

Sayfa: 180

Tarih: 1233 (1817)

Buyrultu. Halep valisi Hurşit Ahmet Paşa’dan.

Kethudamız ve Antep Mütesellimimiz İzzetlu Mehmet Ağa’ya bildirilirki: Rakka eyleti aşiretinden olan Barak

(Devam Edecek)