(Sayfa 114’den Devam)

Havali kumandanlığından gelen mektupta cemiyet birkaç gün içinde Kilis’e taarruz edileceğinin haberini alıyor tertibatını alıp bildiriyor, ikinci bir mektupta ise Kolordu Erkanı Harbiyesince taarruzun durdurulduğu bildiriliyor.

Fransızlarla anlaşma halinde olduğumuz belirtiliyordu. Fransız dalkavukları arasında bu havadisi duymak dahi istemiyen vicdan züğürtleri vardı. Kilis halkının özlediği gün gelmişti. Müjdeler yağmur gibi yağdığı halde tahliye gecikiyor, kötü kalplilerin alayları ile vatanperverlerin ümitleri mücadele ediyordu.

Nihayet kahraman Kilis mücahitlerinin sönmeyen ümit ışıklarından almış olduğu ilhamla çarpışmaları bu Oğuz şehrinin eğelikten vazgeçmez çabaları, sarsılmaz bir azmin yıpratmamış ülküsü kurtuluşla tecelli ederek halk asıl kuvayi milliye hükümetini çok heyecanlı, sevinçli göz yaşı içerisinde ki törenle bağrına bastı.

7 Aralık 1921 Fransız tahliyesi başlamış onların arzusuna ram olan mahalli hükümet soluğu Halep’te almakla kurtulmuş, geleceğin istikbalinden endişe edip halkı ümitsizliğe kaptıran iğrenç çehreler 360 derece dönüş yaparak Milli hükümeti en önde yalancı bir sevinçle karşılamak gibi yapmacık bir tezahüratın münafıklığından kurtulamamışlardır. Son zamanlarda havali kumandanlığına Yüzbaşı Abdülhalim bey tayin edilmiş kumandasındaki Kuvay-ı Milliye müfrezeleri 1 Ocak 1922 de halkın coşkun tezahüratiyle Kilis’e girmiştir.

İşte o yüz karaları ana vatanın kurtulduğunu görüyor, Kilis’in ana vatanın bir parçası olduğunu duyuyor utanmadan halkın sevincine ortak olmağa çalışıyorlardı. Kilis tamamen kurtulmuş fakat en önemli arazisi alınarak kötürüm bir duruma sokulmuştu. Zira en verimli Fellah, Amiki, Com, Şakağı Karacali, Okçu İzettin ve Şıhlar nahiyelerinin otuz bin nüfus ahalisile 400 parça köy Suriye’ye kalıyordu. Şehir dışındaki bağ bahçe ve zeytinliklerin üçte ikisi Suriye’de kalmış ise de ahalinin devamlı şikâyeti Hassa’daki Tahdidi hudut komisyonları nezdindeki görüşmeler, Türk ve Fransız komisyonlarile temaslar (Ocak 1922) kazanın hukukunu müdafaa çabaları istikbaline fayda sağlayamadı. Bilahire halk hudut meselesinde müşkülatla karşılaşınca yüksek makamlara devamlı şikayette bulunmuş. 1926 da Fransızlarla yapılan ikinci bir itilafname ile Kilis’in mühim bir arazisi ile birkaç köyü iade edildi.

Kilis halkının halen Suriye’de kalmış zeytinlikleri milli akarımıza set çekmekte binbir zahmetle pasaport ve ve pasavanlarla geçen ahalinin emekleri hiç pahasına boşa gitmektedir. En verimli zeytinler itina ile tımar ve bakıma tabi tutulduğu halde geçme ve geçirme zorluğu yüzünden Araplara bedava diyecek bir fiyatla satılmaktan kurtarılamıyor.

Kilis Kazası Suriye’nin kuzeyinde Halep’e 12 saat uzaklıktadır. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde olup Gaziantep vilayetinin 38 bin 300 nüfuslu 347 km. alanında bir kazasıdır.

Köyleriyle (108 köy) 75.193 olur. Kaza Merkezi 36 derece kuzey paraleli 32 derece meridyeninde olup denizden 650 metre yüksekliktedir.

Bağdat demiryolu kaza dahilinde olup şehrin 3,5 saat güney batısında geçmektedir. Umumi harpten evvel doğuda Suriye’nin Bap kazası kuzeyde Gaziantep (Ayıntap) ve İslahiye batıda Hassa Güneyde Suriye arazisile komşu olmaktaydı.

Kazanın kuzeyi ve batısı dağlık doğu ve güneyi ovalıktır. İklimi mutedil olup her mevsim hükmünü sürer. Kaza dahilindeki (Afrin) nehri kuzeyden güney batıya doğru akıp safi çayı ile karışır. Kuzeydoğudan güneye doğru akan Halep arığı adı verilen Kıvık (Şalus) nehri vardır. Bu nehir Gaziantep’in Çağdığın bölgesinden çıkar. Balık suyu ve Sinap (Sinnap) suları ve küçük akarsularla birleşir, nehir halini alır. Şehrin yarım saat doğusunda Akpınar ile Zoppun pınarları vardır. İki akar halinde uzun bir mesafe kateder. Aynı zamanda etrafındaki bahçeleri sulamağa bol bol yeter. İklimi mutadildir. Yazın en sıcak hava 34-35 dereceyi geçmez, kışın ise naderin o dereceyi biraz düşer. Yazın batıdan esen serin rüzgarlar harareti giderir. Kışın bol yağmur yağar.

Bazı yıllar bir iki kere yağıp 5-10 santimi geçmeyen kar bazı yıllarda da hiç görünmez. Binaenaleyh iklimi Akdeniz iklimidir. Bilhassa şehir ve dolayısıyla köyleri zeytincilikle uğraşır.

Umumiyetle ekilebilen arazi 560 km karedir. Zeytin yüzde yirmi sahayı kaplamış olup 2 milyon 50 bin ağaçtır.

(Kent)