Gerçekten, şimdiden birçok sokaklarda ve caddelerde boş arsa kalmamıştır. Eski harap binaların yerine yeni binalar almakta, mevcut binalara katlar ilave edilmekte, dar sokaklarda dahi sağlığa aykırı, güzel görünüşlü olmuyan yüksek binalar çoğalmaktadır. Halen eski mahallelerde boş yerler süratle azalmaktadır.

3) Arsa fiyatları arttığı nisbette, kiralarda artmaktadır. Kira fiyatlarının artmasında imar politikasının büyük rolü olmaktadır. Gaziantep şehrindeki kiralar, birçok şehirlerde ki kiralara nisbetle çok yüksektir.

4) Kenar mahallelerde bulunan arazi sahiplerinin ezici çoğunluğu, arsalarının imar hudutları içine alınmasını ve parsellemiye rıza gösterdiği takdirde, arsalarının yüzde 25'den fazlasını, yol, su, elektrik, kanalizasyon hizmetleri karşılığında Belediye'ye terk etmeye hazır olduklarını muhtelif vesilelerle belirtmektedirler. Belediyemiz bu gibi teklifleri müsait karşılamadığından, miktarları milyonları bulan ön gelirden yanlış imar politikası yüzünden mahrum kalmaktadır.

5) Kenar mahalle arsa sahipleri, arazilerini parselletmiye muvaffak olamayınca, ihtiyaç sahiplerine hisseli olarak arsalarını satmak zorunda kalmaktadırlar. İhtiyaç sahipleri de mahalleye evvelce yerlermiş halkın çoğunluğunun maddi ve manevi desteği ileçok defa ruhsatsız olarak inşaatını yapmaktadırlar. Yeni bir mahalle meydana gelince. Belediyeye devamlı müracaat edilmekte, çeşitli yönlerden halkın desteği sağlanmakta, seçimle işbaşına gelmiş Belediye idarecilerine her türlü isteklerini yeni mahalle halkı kabul ettirmektedir. Belediyemiz çeşitli kaynaklardan bulduğu borçlar veya başka hizmetlerden kestiği paralarla milyonlar tutan yol, su, kanalizasyon, elektrik davalarını halle çalışmaktadır. Yola yapılan gecekonduların maliklerine binlerce lira tazminat ödemek zorunda kalmaktadır. Yeni kurulan mahallelerin imar planları evvelden yapılsa, bu yerlerdeki arsa sahipleri ile belediyemiz binalar yapılmadan önce anlaşma yoluna gitse, belediyemizin milyonlarca lira zarara girmesine lüzum kalmıyacaktır kanatindeyiz.

6) Kenar mahallelerde bulunan hazine ve belediyeye ait arsalar, ev yaptıran ihtiyaç sahipleri tarafından bedelsiz işgal olunmaktadır.

Belediyenin bu gibi arsaları imar hudutları içine almaması, alsa bile parsellememesi, binalar yapılmazdan önce satışa çıkarmaması gibi sebeplerle, belediye ve hazine milyonlarca lira zarara girmektedir. Hazine ve Belediye mallarını parselleyip satan Gaziantep'e mahsus şebekeler bulunmaktadır. Hazine ve belediye arazileri çok defa şu şekilde işgal olunmaktadır.

Hazine ve belediye arsalarına tecavüz etmek istiyenler, hazine veya belediye arsalarının içinde parsellemiye müsait olanların komşusundaki arsalardan satın almaktadırlar. Tapu ile satın alınan arsanın bir misal vermek için 10.000 m2 olduğunu farzedelim Açıkgöz arsa sahibi arsasını milyonlarca rakamla ifade edilen hisselere taksim eder. Misalimizdeki arsa sahibi 10.000 metrekare arazisini 5 milyon hisseye taksim etmektedir. Başka bir değişle beher metrekare arsayı mal sahibi 500 hisseye pay etmiş oluyor. Kendice müracaat eden ve yüz metrekarelik bir arsa istiyen veya 100 metrekare üzerine yapılmış bir gecekondu istiyen ihtiyaç sahibine arsa sahibi tarafından tapuda 5 milyonda 100 yüz hisse satılmaktadır. 5 milyonda 100 hisse, 10.000 metrekare alana göre 1 metrekarenin beş de biri demektir. Demek ki arazi sahibi ihtiyaç sahibine hükuken 100 m2 değil, bir metrekarenin beşte birini satmaktadır. Çok defa köyden Gaziantepe gelip yerleşen, yazı bilmiyen ihtiyaç sahipleri bu inceliği o anda anlıyamıyor.

Hazine ve belediye arsaları komşu su açıkgöz arsa hırsızı daha önceden çok defa bir gece vakti, kendi adamları ile devlet arsasının 100 metrekarelik yerine, isteğe uygun gecekonduyu kondurmuştur veya isteğe uygun şekilde duvarı çekmiştir İhtiyaç sahibi müşteriye, hazine veya belediye arsasından çalınan yer, duvar çekilmiş veya ev yapıldıktan sonra gösterilir, ölçülür, müşteri satın alacağı yerin 100 metrekare geldiğini görür, tapudaki kayda bakar, 5 milyonda 100 hisse, yani 100 metrekare yer tapudan aldığını çevresine birikenler söyler. Evvelce bu yer yerleşmiş gecekondu sahipleri de şebekeye yardımcı olurlar, müşteriye gerçeği söylemezIer. İhtiyaç sahibi müşteri, hazine arazisi hırsızı şebekeye inanır, elinde avucunda ne varsa, şebeke mensuplarına teslim eder, gecekondu veya arsa sahibi olur.

Binanın bitişik olarak uzanan geniş boşluğun, kendisine satış yapan şahsa ait olmayıp hâzineye veya belediyeye ait olduğunu anlıyan yeni malik, telaşlanır. Hazine veya belediyenin binbir fedakârlıkla sahip olduğu gecekonduya el koyacağından korkar. Bitişiğinde uzanan araziyede yeni gecekonduların yapılmasına, kendisi de yardımcı olur, şebekenin manevi destekçisi olur çıkar. Böylece şebeke rahat hazine veya belediye arsalarını, ihtiyaç sahibi vatandaşlara paylaştırırlar ev yaparlar ve havadan binlerce lira kazanırlar.

Sözlerime inanmayan tapu kayıtlarını tetkik edebilir. Nerede işgale uğramış bir hazine ve belediye malı varsa, komşusundaki arsalarla kayıtlarını tetkik etsin. Hazine veya belediye malını, havadan para kazanıp satan şahsı kolaylıkla tesbit edebilir. Bu oyun halen Gaziantep'te devam etmektedir. Belediyemiz imar politikasını, değiştirdiği takdirde, saf vatandaşların bir takım açık gözler tarafından soyulması hazine ve belediyenin büyük zararlara uğraması önlenebilir.

7) Orta gelirli vatandaşlarımızın ev ihtiyaçlarını karşılamak, kurulan yapı kooperatiflerine ucuz arsalar temin etmek için Belediyemizin mevcut imar politikasını değiştirmesini gerekmektedir.

Orta ve zengin sınıfın yerleşmekte olduğu Kavaklı ve çevresinde, arsa fiyatları inanılmayacak derecede hızla yükselmektedir. Hızlı yükselişi durdurmak için, mümkün olduğu kadar çok, ihtiyaçtan fazla arsayı imar hudutları içine almak, parsellenmesine imkân vermek gerekmektedir.

GECEKONDU ÖNLEME BÖLGELERİ İHTİYACA KARŞILIYABİLECEK MİDİR?

1965-1967 yılları arasında Gaziantep Belediyesi Hacibaba, Çıksorut, Ünaldı, Hoşgör, Düztepe mahallelerinde 2000 parsel tutan gecekondu önleme faaliyetine girişmiş bulunmaktadır. Gecekondu önleme bölgesindeyol, su, elektrik, kanalizasyon tesisleri önceden belediyece yapılmakta, inşa edilecek binalârın planları dahi evvelden hazırlanmakta, ihtiyacı olan vatandaşlara uzun vadeli taksitlerle çok ucuza satılmaktadır. Bu yerde inşaat yapacakların bir kısmına da bazı kayıt ve şartlarla uzun vadeli krediler de verilmektedir. 1967 yılında Hacibaba yamaçlarında iftiharla seyredebileceğimiz yeni bir mahalle meydana gelmeye başlamıştır.

Hacibaba gecekondu önleme bölgesinin meydana getirilmesi, halkımıza örnek olması, bakımından çok yerinde bir teşebbüstür. Fakat, gecekondu önleme teşebbüsü, Gaziantep'te gecekondu yapımını önleyebilecekmidir? Devlet, her şehre yerleşene arsa ve ev temin edebilecek kudrettemidir? Bu sorulara müsbet, iyimser cevap vermek çok güçtür. Çünkü: Gece kondu önleme işi belediye ve hükümetimize çok büyük mali bir külfet yüklüyecektir. Asırlardan beri geri kalmış yurdumuzun devlet tarafından ele alınması gereken sayısız davaları vardır. Ev yapmak isteyen vatandaş, devletin arsa vermesini veya bina yapmasını pek ümit etmiyor. Kendisine zorluk çıkarılmasın, yardımcı olunsun, imara alınmış bol ve ucuz parsellerin meydana gelmesine imkân hazırlanması, inşaat malzemesinin karaborsaya düşmesi önlensin, istiyor. Vatandaş kendi evini kendisi yapmaya hazırdır. Bundan zevkte duymaktadır. Vatandaşın başarabileceği bir işe devletin el atması daha faydalı olacaktır.

Mevcut nüfus istatistiklerine göre: Gaziantep şehrinin nüfusu bundan on yıl sonra 300.000'ne, yirmi yıl sonra 560.000'ne, 30 yıl sonra 900.000'ne erişecektir. Yalnız Gaziantep şehrinde yıl da onbinlerce vatandaşın yerleşme işini devletin yüklenmesi halinde, diğer bir çok hizmetler aksıyacaktır demektir. Vatandaşın seve seve kendi evi için yapacağı fedakarlığa engel olmayalım, Vatandaşımızın isteklerine kulak verelim, vatandaşa kolaylık gösterelim yeter. Vatandaş kendi evini seve seve yapacaktır ve yapmaktadır.

GAZİANTEP ŞEHRİNDE KADASTRO TESBİTİ ÇALIŞMALARI

Gaziantep şehrindeki mahallelerin kadastrosunun yapımına bundan ancak 14 yıl evvel başlanmıştır. 1953 yılından itibaren Tepebaşı-Akyol semtinden başlanmış, 1954'de merkez mahalleleri de ele alınmış 1956'da Türktepe semtine, 1957'de Şehreküstü semtinde bazı mahallelerde, 1959'da yeni kurulan güney mahallelerinin bir kısmında kadastro tesbiti işleri yürütülmüştür. 27 Mayıs 1960 ihtilaline kadar 7 yıl içinde 27 mahallenin kadastrosu yapılmış, ihtilali takiben kadastro tesbiti işi maalesef yavaşlamış, 1961'de Çamlıca ve Yaprak mahalleleri, 1963'de Daracık, 1964'de Bekirbey ve Yazıcık mahallelerinin kadastro tesbitine başlanabilmiştir.

Halen Gaziantep sınırları içinde kadastrosu yapılmayan yerler vardır. Hatta etraf şehirde tapusu olmayan yerler pek çoktur. Kadastro tesbitine şehir de ve etraf şehirde yeniden hız verilmediği takdirde, yeni imar planının, yeni imar politikasının ideal şekilde yürütülebilmesi imkânsız olacaktır. Vatandaşlar arasındaki ihtilaflarda sürüp gidecektir.

GAZİANTEP ŞEHRİ İMAR PLÂNI

Gaziantep’in ilk imar plânı 1932-1935 yıllarında ünlü Fransız profesörü Yansen tarafından yapılmıştır. Otuz yıldan beri tatbik edilen bu plân sayesinde, eski Gaziantep mahallelerine oldukça çeki düzen verilmiştir. Çok partili devreye girildikten sonra şehir nüfusunun hızla artmaya başlaması ve şehrin gelişmesi gibi sebeplerle Yansen plânı eskimiş, yetersiz hale gelmiştir. Yeni bir imar plânın yapılması için Belediyemizce şehrin havadan fotoğrafları alınmış ve değerlendirilmek üzere Ankara'ya gönderilmiştir.

Yeni imar plânını kim yapacak? Gaziantep şehrinde yaşayan ve çevreden Gazianteb'e gelecek vatandaşlarımızın ruh hallerini, karekterlerini, âdetlerini, davranış şekillerini, göç sebeplerini, iktisadi ve sosyal durumlarını da aynı zamanda bilecek plâncıyı bulabilecek miyiz? Başka bir deyişle yapılacak yeni imar plânı mimarlık bakımından ne kadar mükemmel olursa olsun, Gaziantep şehrinin gerçek ihtiyaçlarını karşılıyamıyacaktır kanaatindeyim. Çünkü Gaziantep’imizi her yönü ile yakından bilen bir plancımız henüz mevcut değildir.

Gaziantep şehrinin güneyindeki yamaçlar dolmuş gibidir. Şehrin gelecek yıllarda daha güneye değil, doğudaki bostanlarla, Humanıza doğru, Kuzeyde Beylerbeyine doğru, Değirmiçem ve İbrahimli köyü istikametinde genişlemesi kuvvetle muhtemeldir. Şimdiden bu isimlerini saydığım yerlerde arsa fiyatları hızla artmıya başlamıştır. Eskiden beri yapılan müşahadelere göre, bir yerde bir mahalle kurulacak ise evvela o yerde arsa fiyatları artmaktadır, o yere halkın rağbeti artmaktadır. Tapudaki yeni satış kayıtlarından da fiyatları hızla artan ve rağbet gören bölgeleri tesbit etmek ve dolayısıyla gelecek yıllarda Gaziantep'te yeni kurulacak mahallelerin yerlerini öğrenmek mümkündür.

Halkımızın halen rağbet ettiği bölgelerde birçok arazinin tapusu dahi yoktur, çok yerde kadastro tesbiti bile yapılmamıştır. Acele davranılmadığı takdirde, Çıksorut, Hoşgördü gibi karmakarışık görünüşlü mahallelerin meydana gelmesi pek muhtemeldir. Süratle, rağbet gören bölgelerin imarı ve parsellasyon işi derhal ele alınmalıdır kanaatindeyiz.

SONUÇ: GAZİANTEP'TE KASABA İMAR POLİTİKASINI TERKEDİP, BÜYÜK ŞEHİR İMAR POLİTİKASINI BENİMSEMEK ZAMANI GELMİŞTİR.

Gaziantep şehrinin nüfusu 1967 yılı eylülünde 176.500 kişiye ulaşmıştır. Bundan on yıl sonra Gaziantep şehrinin 300.000'ne, yirmi yıl sonra 500.000'ne, 30 yıl sonra 900.000'ne yükseleceğini nüfus sayımı neticeleri belli etmektedir. Başka bir değişle Gaziantep şehri, kasaba durumundan kurtulup büyükşehir olma yoluna girmiş bulunmaktadır. Gaziantep Belediyesi de kasabalar için faydalı olan imar politikasını terk etmesi, büyük şehirlerde tatbik edilen yeni imar politikasını benimsemesi gerekmektedir. Büyük şehir imar politikasının benimsemesini gerektiren sebepler yukarda uzun uzun izah edilmiştir.

GAZİANTEP ŞEHRİİMAR POLİTİKASI DEĞİŞTİRME ZAMANIGELMİŞMİDİR?

Yeni imar politikasının Gaziantep’te tatbik edebilmesi için Belediye fen şubesinin harita ve kadastro mühendisleri, fen memurları, sosyolojik araştırıcı sosyoloğlar, gayrimenkul hukukunda ihtisas yapmış hukukçularla takviye edilmesi gerekmektedir. Bu uzman elemanlara verilecek dolgun ücretlerin yüzlerce mislini Gaziantep Belediyesinin uyguluyacağı Büyük şehir imar politikası sağlamış olacaktır.

Yeni kurulan imar müdürlükleri teşkilatını tamamlayıp tam randımanla çalışmaya başlayana kadar, Gaziantep'in nüfusu, 500.000 yaklaşmış olacaktır. İmar müdürlüklerinin geleceklerinin ne olacağını şimdiden kestirmek pek güçtür. Her şehir, kendine mahsus özellikleri olan ayrı bir varlıktır. Arkamdan yani bir merkezden bütün şehirler için verilecek emirlerin, çok defa fayda sağlıyacağı yerde zararlı olduğu ve olacağı kanaatindeyiz. Belediyemizin imar müdürlüklerine güvenerek, şehir imar politikasını ihmal etmesi Gaziantep’e çok pahalıya mal olabilir.

Yeni imar planın bundan 33 yıl sonrayı düşünerek 1 milyon nüfusa göre hazırlanması, bu mümkün değilse, fen şubesinde kurulacak bir heyetle 1 milyon nüfusa göre şehrin istikbaldeki yerleşme yerlerinin tesbit edilmesi mevcut kanunlarımızın Gaziantep şehrinin özelliklerine göre vatandaştan yana yorumlanması, arazi sahiplerine parselasyon işlerinde kolaylık gösterilmesi, inşaat sahiplerine yardımcı olunması, ve eski imar politikasından vazgeçilmesi gerekmektedir.

Büyük şehirlerde tatbik edilen imar politikası Gaziantep belediyesince benimsenmese bile, Gaziantep şehrinin içindeki şartlar Gaziantep'i büyük şehir yapacaktır. Fakat Gaziantep şehri bundan 30 yıl sonra güzel olmuyan bir görünüşe bürünürse bunun günahı Gaziantep Belediyesi yöneticilerinin olacaktır.

Hulûsi YETKİN