(Geçen Sayıdan Devam)

Birecik harekâtından sonra (Mart 920) yıkılan Sacur köprüsünün sağ̆ tarafında demiryolu üzerindeki trende düşman kuvvetlerinin muhasaresi kararlaştırılmıştı.

Antep’ten Nasır Bey (Fevzi Ocak) bir müfreze ile Akçakoyunludan Nizipli Habeş̧ Efendi kuvvetleri Kersentaştan, Halfeti milli kuvvetleri de Arap Azze ve tspaha höyüklerini tutarak düşman trepini sarıyoruz. İstilacılar ihata edilmiş̧. Fakat birbirleriyle irtibatı ve kumandaya bağlılıkları bulunmayan milli kuvvetlerin ayrı ayrı saldırışları neticeli bir muvaffakiyet temin edemiyordu. Bu muhasara bir kaç̧ gün devam ettirildi. Düşmanın teslim olacağını, trendeki Gardıfrenler birtakım hareketleriyle söylemek istiyorlardı. Hatta bir vagondan bir kısmî malzeme de elde edilmişti. Halfeti kuvvetlerinden Sörük köylü Mesto orada şehit düştü̈. Çardaklı Mustafa ağa kuvvetlerinden de bir kişi yaralandı. Havada düşman tayyareleri göründü̈. Düşman yardımcı kuvvetlerinin de tren yolundan Akça- koyunlu istasyonuna doğru ilerlediği duyuldu

Tayyareye karşı toplu durmanın bir tehlike teşkil edeceğini düşünen millî kuvvetler sağa sola sarktılar.

Halfeti kuvvetlerinin tuttuğu Arap Azze höyüğü düşmana ateş̧ etmeye çok müsait idi.

Bir gün şafakla birer ikişer trenden inen ve sacur suyu üzerine dağılan düşmana bir ateş̧ baskını yapıldı ve çok müessir oldu.

İspaha köyü̈ tamamen boşaltıldı. İlbyeli aşiret reisi Ümmet bey oğlu Bilal’in odasında dayım oğlu Said ile köhne bir hasır üzerine yattık. Gün oldu ki para elimizde yiyecek bir şey bulamadık. Çünkü o civar köylüler daha cenuba çekilmişlerdi. Umumi harpten Akçakoyunlu’da tanıştığım Bilal beye bir mektup yolladım ve harekete iştirakini' ve mümkünse paramızla bize erzak ve 25 kadar silahlı ile Bilal Bey İspaha köyüne geldi. Fransızlar tarafından çok sıkıştırıldığını bütün aşiretlerinin ve köylerinin istilâ altında bulunduğunu ileri sürerek milli mücadeleden bu suretle mahrum kaldığını ve fakat netice İtibariyle Türkiye’den aslâ ayrılmayacağını söyleyerek mazeret diliyordu.

Türk olan bu İlbeyli çocuklarının Türk’e hıyanetleri beklenemezdi. Bir yanlışlığa kurban gittiklerini (Ömer Özbaş̧) da folklor derlemelerinin 9 uncu sahifesinde işaret etmiştir.

Bilal bey geldiği yere avdet etti. (Özdemir soyadı alan Bilal beyin iki kızının Besnili Yakup Paşa oğullarına nikâhlandıklarını ve yakında Türkiye’ye bağlılıklarını öğrenmiş̧ oluyoruz.) Akçakoyunlu’da ki kuvvetlerin Antep’e ve Kersentaştaki kuvvetlerin de Nizip’e avdetleri üzerine Kersentaşa geliyoruz.

(DEVAMI VAR)