“Bir habbe mayana, Dünya âlem ona boyana”. – Güneş

“Çit denmeden çalıya çıkar”. – Güneş

“Altı mermer, üstü mermeri içinde bin baş (binbaşı)gezer”. -Hamam

Yahut:

“Altı kaynar, üstü kaynar, içinde bin kerre (kişi) oynar”. Hamam.

“Atladım hendek, içi dolu kundak”. Kabir.

“ Altı tap, üstü tap; sen ondan bir hesap (hisse) kap”. Kitap.

(Tahsisan: hesap kitabına da denebilir).

“Bir küçücük el daşı (taşı), ağalar, beyler aşı; bişirirsen (pişirirsen) a olur, bişiremezsen (pişiremezsen) kuş olur”. Yumurta. (Başka türlüsü de var).

“Birharbıl (kalbur) aşığım var, içinde bir ineğim var”. ay ve yıldızlar:

“Bir dev gelmiş otuz arşın külahı var, gece müslimanları yiyor gündüz gavurları (yiyor)” – Ramazan

“Biz biz biz idik, biz on iki kız idik. Biz on iki kız idik, ezildik, süzüldük, (büzüldük) bir köşeye (bir tahtaya) düzüldük”. – Çivi

“Comcomu (yahut:cımcımı) kuşlar, camiyi taşlar, kendi (kendisi) kazanır, ellere (bizlere) bağışlar”. – Bal arısı

“Cumbudu duyu, içinde kuyu, içen ölür, içmeyen kalır.” Dabanca.

“Çarşısı var bazarı (pazarı) yok gideni var, geleni yok”. Ölüm.

“Çektim duvar düzüldü, düzülmeden büzüldü”. – Aktar (attar)dükkanı.

“Dağda daplar (dapılar, suda cıplar”. – Tavşan, Balık

“Dağdan geldim (gelir) dağ gibi omuz vurdum kav gibi”. – Davul

“Dağdan gelir adamla, (ademle), içi dolu bademle” ağzı yok, dili yok, (daha doğrusu ağzı yok..), söyleşir (söyleşiyor demek daha doğru gelir)adamla (ademle)” – Mektup

“Dağdan gelir dağ gibi, kolları budak gibi, eğilir su içmiye böğürür oğlak gibi,”. – Sel

“Dağda takılar, suda cıplar, arşın ayaklı, sırma bıyıklı”. – Tüfek, Balık, Tazı tavşan.

“Dört ayaklı nesne gördüm canı yok.”

“Üzerinde gül açılmış, bülbüllerin efganı yok.” – Gergef

“Deveden büyük, zehirden acı, şekerden tatlı”. – İncir ağacı

“Duvar üstünde bir kuş”. – Kertenkele

“Dam ardında kalaylı kap”. – Ay. (Bir kaç türlü bilmecesi vardır).

“Dam ardında kara zencir (zincir) çekilir (çekili)”. – Karınca

“Dağdan indim (iner) lök gibi, eli kolu bilek gibi, eğiildim suyu içmeğe (içmiye), meliyor(derlenmesi: meler,meledi) oğlak gibi “. – Yılan (Bir bilmece daha var)

“Finfirik: burnu yirik”. – Çıra (Lamba)

“Gök oğlak kökende bağlı”. – Karpuz

“Allah yapar yapısını, demir açar kapısını” diye başka türlüsü de vardır.

“Gök oğlak göğe bakar, altından ayran akar”. – Etek

“Gündüz kalede, gece belada”. – Yatak

“Halamaz bulamaz (bir çeşit kullanılmış: hulamaz), ocak başında duramaz”. – Yağ

“Hat dedim hut dedim git şuraya yat dedim.” – Süpürge

“Hınculuk hıncılık, başı aşağı (başaşağı)bin çabuk. – At

“İlim ilim ilmesi, ilim hatun (- hatın, hanım kızlar) düğmesi, bunu bilen bilesi, bilmeyen ok iki köy veresi”. - Çiğdem ve dağdağın (dağdağan)ağacı

- Arkası var -

Yazan: CEMİL GÜÇYETMEZ