Cumhuriyetten Evvel

Gaziantep’te ilerden beri yaygın ve çeşitli bir esnaf topluluğu mevcuttur. Bu esnaf topluluğu, yaygın olduğu kadar çeşitli sanat kollarında bazı usul ve erkân ile ananeler halinde civar vilayetlerden çok farklar göstererek oldukça muntazam ve disiplinli bir gidişle devam eder.

Gerek komşu vilayetlerle mukayese edilişinde gerekse umumî durum na zarı dikkate alındığında, bir özellik göze çarpar. Bazı âdet ve örfler günden güne zayıflamış ise de cami yıkılsa mibrabı yerinde kalır kabilinden bir şeyler, hatta birçok şeyler vardır. Vardır amma var olan şeylerin neden var olduğunu, nereden geldiğini, aramak icap ederse menşe’ini bulmak mümkündür Bunu iki önemli noktada aramak lazım gelir kanatındayım. Bir, Gaziantep'de hem toprak verimsizliğinden mütevellit hem de yağışların azlığından doğan tarım imkânsızlığı sebebiyle her devirde bu bölgenin halkı çalışmak, iş yaratmak peşinde koşmuşlardır. Elbette insan yaşamak zorundadır, yaşayan insanlar ihtiyaçlarını sağlamak mecburiyetindedirler. Çünkü: Bu bölgede tabiat nimetlerinden fazla ümit yoktur. İşte bu konunun birinci sebebi kısaca böyle mütaale edilebilir.

İkinci önemli sebep ise şudur: Orta Asya’da Türk ırklarından inkişaf başarısı kazanmış Uygurlar, Hunlar, Göktürkler gibi vaktinde uyanıklık göstermiş, topluluklarını nizam içinde yürüten topluluklardan geldiği kabul edilen Ahi teşkilatı Türk esnaf teşkilâtı Anadolu’ya da gelmiş yerleşmiş Anadolu’nun birçok bölgelerinde zaviyeler kurmuş, kendi varlığını malik olduğu hüner ve sanatları ile göstererek asırlar boyu birçok işler başarmıştır. Gaziantep’in coğrafi mevkide esnaflığın gelişmesinde başlıca sebeplerden biri olmuştur.

Esnaf Teşkilâtları

Gaziantep’e çok geç gelmiş olsada Ahi teşkilâtının bıraktığı izler burada silinmemiştir. Bu teşkilâtın Antep’e geç gelmiş olması pek muhtemeldir. Gelmiş mi? gelmemiş mi? düşüncesi ise söz konusu değildir. Çünkü: Halâ iki Ahi ailesi ahi babalar, ismi ile burada yaşamaktadır. Ahi teşkilâtının Antep’teki izleri buradaki iki ailenin görülmesinden ibaret değildir. Esnaflığın Ahilerden kalma birçok hareket ve âdetleri bunu gösteriyor. Esnaf toplulukları arasında şer’i kanun zamanında da Medeni kanun zamanında da inceden inceye yasalarına göre hükümler tatbik etmişlerdir. Meselâ: Berber esnafını mesleklerine uygun hazır bir örf ve âdetleri vardır. Çok karışıkta olsa kendi işlerini hiçbir adli merciye götürmeden ve hükümet müesseselerini rahatsız etmeden, birçok işlerini adilane şekilde esnaf büyükleri toplanarak o işi kesin olarak hallederler. Onlarin verdiği hüküm hiçbir itiraza müncer olmadan kabul edilirdi. İstedikleri takdirde lüzumuna göre bir aileye ağır sayılacak nisbette ceza dahi tatbik ederlerdi. Şimdi 507 sayılı kanun vardır. Cezayı kanun hükümlerine göre her esnaf tatbik edebilir amma 507 sayılı kanunda 5373 sayılı kanunda meydan da yokken yine birçok esnaf teşekkülleri yasalarına göre otoritelerini yürütürlerdi. Zamanımıza kadar devam eden bu gidiş 507 sayılı kanunun yürürlüğe girdiği güne kadar 4/8/1964 tarihine kadar devam etmiştir.

İşte Gaziantep’te esnaflığının önem ve otorite kazandığı sebeblerden ikinciside bu zannetmekteyiz, Ahilerin izleri sayılan bazı misalleri ilerde hatırlatıyoruz.

Şehrimiz esnafından hamamcıların, Bakkalların, Bendercilerin (Kapzımalların) bostancıların, köşkerlerin, dabağların birer esnaf şeyhi (Dernek başkanı) ve heyeti ihtiyariyesi (Dernek yönetim kurulu) bulunup en güç ve çapraşık davaları kendi aralarında hallederler. Bostancı esnafının şehirde belli bir kahve içerisin de peykesi (oturum yeri etrafı çevrilmiş olarak) bulunur. Şikâyeti olan bostancı esnafının peykesine giderek şikâyeti huzurda anlatır, hepsi yaşlı başlı olan esnaf büyükleri şikâyeti dinledikten sonra ifadesi yazılır. Davacıda huzura çağrılarak yine ifadesi alınıp ondan sonra karşılaştırılıp hakikati meydana çıkardıktan sonra onların mevcut olan âdetleri, ananeleri örf ve örfü bendeleri bulunmaktadır ki bu nizama göre en büyük davaları bile çok kolay bir usul içerisinde güzelce hallederler. Hatta yıllarca muhakemeye düşmüş birçok davaları dinlemek suretiyle birkaç gecenin içerisinde neticeye bağlayarak mahkeme kadılarının bile hayret ve hayranlıklarını celbetmiş olup kadının bostancı esnaf peykesini gelip ziyaret ederek tebrik ve takdirlerini beyan etmesi görülmüş olduğu yaşlı kimseler tarafından çok iyi hatırlanan şeylerdir.

Yine benderci (Kapzımal) esnafının bakkal ve müstahsil ve satıcı arasındaki birçok anlaşmazlıkları günümüzde dahi mevcut olduğu gibi çıkardı. Fakat benderci çarşısında (Sepze halinde) ayrılmış bir odada yine bu konular uzun incelemelerle sof duruşmaları denilen duruşmalar içinde hiçbir karakolu ve muhakemeyi rahatsız etmeden hallederlerdi. Gaziantep esnaf topluluklarının tutkunluklarını belirten ve ahi teşkilatınında izlerini gösteren birçok misaller vardır. Berber esnafının tatil yapması eskiden beri bir söz konusu olurdu. Tatil günleri cuma günü olarak kullanıldığı yıllarda da pazar olarak kullanıldığı yıllarda da berber esnafı uzun yıllarca tatil gününü arzu ettiği bir güne bağlamış tatilini salı günü yapar tatil günlerin de ise halkın tarafsız kalmaması için bütün esnafça işine devam ederdi. Riayetkârlıkları bakımından berber esnafının şayan takdir tutumu eskiden beri hala devam etmektedir. Bugün dahi ramazan iftarlarından sonra çalışmayıp haftada yalınız çarşamba ve pazar geceleri hariç diğer gecelerin yasaklanması halinde hiçbir berber buna itiraz göstermediği riayet etmektektedir. Bu kapatma yasağına riayet etmeyenler var mı? düşüncesiyle dernek tarafından ekip halinde kontroller yapılır ve çalışır vaziyette bulunan dükkan sahibine kanun şümulüne göre 50 liraya kadar ceza kesilir ve Kanunların çıkmasından evvelde âdetleri ve örfleri bakımından ayni usul tatbik edilirdi.

Esnaf Kahveleri

Şehrimiz esnaf birlikleri mümkün olduğu kadar daima toplu halde bulunmuşlardır. Melela tabak esnafının mühitinde bir esnaf kahvesi vardır, herkes orada sık sık bulunur, günde mümkünse birkaç defa uğramayı faydalı görürler. Bu kahvelerde mesleki konular üzerinde birçok buluşmalar olur esnaf mensubu aradığı meslektaşını ilk arayacağı yer ve bulacağını ümit ettiği yer o esnaf kahvesidir. Bu suretle bir esnafin en çok bölge nerede ise o esnafın topluluğu için bir kahvehane vardır. Bilhassa bazı seyyar esnafın mühit kahveleri çok işlerine yarar mesele davarcılar (Celepler) mezbaha kahvesinde aranırlar, birbirlerine orayı randavu verirler randavu yeri halinde buluşmalardan başka seyyar esnafın kahvelerinde birçok alışverişlerde yaptıkları görülür. Çünkü:

Kabullenilmesi mecburi gibi görülen bir esnaflık itinâtı mevcuttur. Esnaflık gururunu zedelememek üzere meydanda olmayan mallar için birçok pazarlıklar yapılabilir. Anteplilerin görmeziye pazarlık dedikleri bu pazarlıklar çok büyük meblağı içine alarak bu kahvelerde fütörsüz olarak süre gelen adet ve usuller dahilinde ceryan eder Çünkü: O esnafında kendisine göre herkesce bilinen adet ve usullar, örfleri vardır. Bu örfler nizamı üzerine hareket ederler. Birçok esnafların ortaklık almış olduğu sürü halindeki mallar, ortaklık olarak alınır, ortaklık alınmış mallar orada paylaşılır ve bu paylaşma ibicek dedikleri ibicek atma usulu ile (Yani kura ile) paylaşılır.

İşte derneği bulunupda bugün bile oda temin etmeyen esnaflar için hesaplarını göreceği yerde konuşacakları yerde toplantı yapacakları yerde esnaf kahveleri dedikleri muhit kahveleridir. Eskiden her kahvede sekiz on onbeş peykeler olurdu bu peykelerin şekli on onbeş kişinin rahatça oturabileceği etrafı parmaklıklarla çevrilmiş ayrı ayrı yerlerdir.

Bu peykelerde devamlı müşteriler geldiğinden kahvenin devamlı olmayan müşterileri için ayrı dağınık sandalyeler, masalar bulunur birde esnaf peykesi bulunur ve oraya esnaf şeyhi peykesi denirdi. Her yerde olduğu gibi şehrimizde de geniş bir inşaatçı esnafı vardır. Bu esnaf mensuplarının belli yer tutması zaruridir. Onların da mecbur bulundukları bazı yer temini mevcuttur, halbuki hiçbirinin belli bir yeri olmadığı gibi münasip bir toplanma yeri de yoktur.

Bir inşaatçı ustası daima iş bulmak elden geldiği kadar boş kalmamak çabasındadır Onun için kerkesin yapıcı arayacağı yerde her sabah bulunmak zorundadır, yapıcı ustası arayan veya bu iş kolunda herhangi birini iş yaptırmak üzere arayan müşteri duvarcı, sivacı, betoncu gibi iş ehlini ararken sabah erken iş vaktinden evvel belli esnaf kahvesine gider ve işi olan olmayan bütün esnaf o kahvede veya o kahvenin…