(Kelile ve Dimme’den manzum adapte)

Derler ki ormanda bir maymun vardı;

Usanmadan, bıkmadan taklit yapardı.

Ağaçtan ağaca,

Dallardan dala,

Sıçrar, koşar atılırdı.

Görenler haline bayılırdı.

Hülusa neşeli bir yaratıktı..

Birgün ağaç biçen birini gördü ormanda

Dedi: ben de bu işi yapamazmıyım?

Ağaca çiviyi çakamaz mıyım?

Maymun bu, iştahı kabardı hemen;

Kendini kaybetti sanki meraktan

Adam o yerden uzaklaşınca

Fırsatı büyük bir ganimet bildi:

Biçilen ağacın üstüne binip

Tıpkı dülger gibi yarmak istedi.

Bir elde testere, bir eli yerde;

Gözü kuş uçuruyor havada!

Ağzında da neşeli bir ıslık,

Ne fayda! Sevinci devam etmedi:

Kuyruk, biçilen yere girmişti;

Kuma çekilince kuyruk sıkıştı.

Çok pişman olmuştu bu yaptığına

Fakat iş işten geçmişti artık;

Ormanı kapladı acı bir çığlık.

Sesi duyulan dülger koşup yetişti;

Gördüğü manzara gayet müthişti

Bir de dayak faslı başladı;

Orman adeta yıkılacaktı.

Maymun bilhuş oldu ıztırabından;

Kuyruk acısından dayak acısından!..

Neden sonra kendine geldi bu hayvan;

Hah pek acıklıydı, hem de pek duman

Doğrusu sonunu hiç düşünmeden

İnsan işine karışması olmuştu yaman!..