Muhterem kongreye üç ana mevzu arz edeceğim:

I – Gaziantep’in suyunun tarihçesi.

II – Gaziantep’te içme ve sulama sularının ve tesislerinin halihazır durumu

III – Gaziantep’in su davasının halli için teklifler.

I Gaziantep suyunun tarihçesi:

Önce birkaç cümle ile Gazindesin tarihinden bahsetmek isterim:

Antep şehri içerisinde bulunan taş devrine ait baltalar, Antep kalesinde bulunan kalkolitik çanak, çömlek bakiyeleri, bakır devrine ait bakır mühür, hiyeroglif kitabe, Roma mezarları bize bu şehrin, tarihin ilk çağlarında kurulmuş bir şehir olup bir çok medeniyetlere sahne olduğunu gösteriyor. Şehrin içi bakımından pek az malumat bulunmasına rağmen, çevresi hakkında bir hayli tarihi bilgiye rastlıyoruz. M- Ö 2800 de birinci Mürşil, 1388 – 1347 de Suppilluliyuma bu havaliyi Eti devletine ilhak etmişti. Bilahare Mitanilerin eline geçtikten sonra Sappiduliyuma tarafından tekrar Etilere mal ettiği, Eti Devleti yıkıldıktan sonra bura Kumimuhi kırallığının kurulduğu ve bir saray kapısı kalıntısına göre Kummuhi krallığı merkezinin Antep’te bulunduğu anlaşılıyor. M.Ö. 79 ' da Asurların buraya hakim olduğu ve fakat idare merkezini Dülükbabada kurdukları anlaşılıyor. Şehir M. Ö. 611 de Asur devletinin çökmesinden sonra Perslerin, îskenderinde pers devletini yıkmasından sonra mahalli kummihi kralları idaresinde kaldı. Delchenus mabuduna izafeten bu şehre Doliche denir. M Ö. 72 de Roma idaresine geçen bu şehre Bizans kaynaklarında Telak, Tuluca ismi veriliyor. Hazreti Ömer zamanında Müslümanlara geçmiş olup, Arapkir Dalup, Türkler ise Dülük demişlerdir. Dülük şehri bir ara Bizanslılara geçmiş, sonra tekrar Müslümanlara geçmiştir. Türkler buraya Malazgirit savaşından sonra girmişlerdir. Dülük Selçuklara bağlı kalmış sonra Dulkadir oğullarının eline geçmiştir. Dülük şehrinin 1397 1398 tarihlerinde ehemmiyetin; kaybettiği ve merkezin Ayıntap’a nakil edildiği anlaşılmaktadır.

Buna göre eski su tesislerinin Dülük şehrinde bulunması icap ediyor. Filhakika Pancarlı kuyusunda 8 – 10 metre derinlikte başlayan bir kanal Dülük (Doliche) şehrine kadar uzanmaktadır. Dülük Asur, Roma, Bizans medeniyetlerine sahne olduğuna göre bu su kanalının hangi zamanda yapılmış olduğunun tesbiti tarihçilere düşer.

Antep civarında bu kanaldan başka daha birçok sulu ve susuz kanallarada raslanmaktadır. Antep’in içinde ve civarında Küçük Kızılhisar. Ispatırın, Körkün, Hengirmen köylerinde bu kanallar mevcuttur. Bu kanalların başlangıç ve bitim noktaları bilinmediği için suyun kaynağı, tevzi şekli tesbit edilmiş değildir.

Antep şehrinin eskiden ve büyük su tesisi Kadı Mahir Efendi zamanında (1707) yapılmıştır. Pancarlıdan Dülük istikametine giden su, Başdeğirmenden Simavin köyü, Kadı değirmeni, Batal Höyük, Baş karakol, Akyol, Eblahan tarikiyle Suburcuna kadar bir kanalla getirilmiştir. Bu kanal Kadıdeğirmeninde bir hayli derinlikten tünel olarak geçmektedir. Yolda Beypınarı ve Batalhüvük pınarlarını da içine almaktadır. Başdeğirmenden kadı-değirmenine kadar beş değirmen çevirmektedir. Suyun tevzi şekline gelince, Kanal Akyol’dan geçerken tepebaşı ve Kayacıktaki kuyulara; hastane koyularına. Eyupoğlu Camii ve İki Kapılı hamama su verdikten sonra, Suburcuna gelmekte bu buradan kiremit büzlerle tevzi olunmaktadır ki Suburcu ismi buna izafeten verilmiştir. Bellibaşlı tevzi yerleri, Hüseyinpaşa Hamamı, Paşa. Hamamı Pazar Hamamı, Dutlu Hamam ve bu civardaki camiler, Tahtani camiine gelen suları (livasla) Türktepedeki kuyulara tevzi edilmektedir. Suburcudan evlerdeki havuzlara mahalli ismi (kanelere), birbirine geçme suretilede su tevzi edilmektedir.

1932’de bu suyun 35 bl/Sn. lik bir kısmı şehre alınmıştır. Tabi olarak bu su tek başına şehri beslemiş değildir. Esas itibariyle şehir suyunu hemen hemen her evde bulunan kuyularda temin etmiştir. Kuyular, kaynak kuyular ve livas kuyular olarak iki şekil arzetmektedir. Yeraltı suyu bakımından zengin olan dere civarı ve şehrin orta kısımları kaynak kuyulardır. Burada eşilen her kuyudan su bulunabilmektedir. Şehrin güneyini teşkil eden tepelerin etekleri ise ekseriya livas kuyulardan müteşekkildir. Bu havalide kuyuların eşilmesi sırasında raslanan büyücek debiii kaynatdar galeri (Livas) sürülmesi suretiyle diğer kuyulara tevzi edilmiş ve mümkün olan yerde satha çıkarılıp çeşme ve kanelere dağıtılmıştır. Bu galerilerin kimler tarafından ve ne zaman yaptırıldığına dair elimizde malûmat yoktur.

Bu suların bellibaşları ise :

1 — Savcılı mahallesinde bir evin kuyusundan çıkıp yolda kuyulara tevzi yaparak İsmetpaşa Okulu, Belediye Hanı tarikiyle Gündoğdu kuyularına gelen Belediye suyu.

2 — İnönü Caddesinde bir evin kuyusundan çıkıp Pazar yerindeki kastele, oradan kenelere dağılan Osmaniye suyu.

3 — Belediye civarından çıkıp Ağa-cami civarında tevzi edilen Pişirici Şeyh cami suyu.

4 — Şehreküstünün sonlarından çıkıp o civar kuyulara ve îhsanbey camiine verilen İhsanbey (Esembek suyu.)

5 — Gazhanede bugün işletmemizce işletilen Gazhane kuyusu. Su da 40 — 50 mm. lik bir galeriyle kuyuya gelmektedir.

6 — Kızılca oba sokağında bir evin kuyusundan çıkıp Pazaryeri, Mecidiye hanı, Tekke camiine gelip. Eski han Demirli kane ve Kanalıcı mahallesine tevzi olan Kanalıcı suyu.

Antep şehrinin diğer bir su temin şekli dere kenarındaki pınarlardan İstifade şeklinde olmuştur. Bunlardan Ka-sarcı pınarı suyu kiremit büzlerle Tabakhane, Yazıcık semtlerine tevzi edilmiştir. Bunun Seferberlik sırasında bir subay tarafından yaptırıldığı söyleniyor. Ay rica Tutluk denilen mevkide gelerilerle getirilen Esembek ve Kahveli suları mevcuttur.

Gaziantep’te ilk fennî su tesisi 1936 senesinde yapılmıştır. Pancarlıdan kanalda geçmekte olan suyu 35 lt/sn.yi 250 mm. lik boruya alınmıştır. Bu su yazın son yıllar kuraklığı sebebiyle 15 It/sn. ye düşmektedir.

1946’da şehir suyunun kafi gelmemesi üzerine Nizip yolu üzerinde bir kuyu kazılmış ve 20-30 It-sn civarında bir su alınmıştır. 7954 de bu kuyu yanına yeni bir kuyu hazırlanarak tesis ve tevzi edilmiştir.

1953’te Gazhane kuyusu servise sokulmuş ve buradan da 15 It-sn, lik, 1957’de servise konan Kasarcı pınarından lo lt-sn. su alınmıştır.

1959’da ise Batal kuyularından birisi, 1960’da İkincisi servise girmiştir. Bu sene de Narlı yolundaki sondaj kuyusu servise konulmuşturki bu üç kuyunun verdiği su toplamı 35 lt-sn. civarındadır.

Yukarda arzetmiş olduğum eski su tesisleri kısmen kurumuş kısmen çalışır vaziyettedir. Bunlar fennî tesisler olmadığından ben burada ancak işletmede bulunan sularımızın halihazır durumu hakkında kısaca malumat vermeye çalışacağım:

Son senelerde devamlı olarak yağışların ortalama yağış miktarlarının çok altında olması sebebiyle gerek cazibeyle gelen Pancarlı suyu, gerekse kuyuların verimi gittikçe azalmış buna mukabil şehir nüfusunun hızla artışı ve şehrin yayılması su tevzi işini çok zor bir duruma sokmuştur.

Bugün serviste olan kuyularımızın verdiği su miktarı şu şekildedir:

Kışın

Yazın

Pancarlı

35 lt-sn.

15 lt-sn.

Nizip kuyu

40 lt-sn.

30 lt-sn

Gazhane

20 lt-sn.

15 lt-sn

Büyük kuyu

100 lt-sn.

50 lt-sn.

Kışın

Yazın

2 nolu kuyu

15 lt-sn.(4 ay)

7,5 lt-sn. (4 ay)

Sonda

25

25

240 Lt-sn

142 lt-sn.

Bu kuyulardan bir kısımları yeni servise konduğundan 1960-1961 yılı içerisinde ortalama olarak 100 lt-sn. su verilmiş olur. Şehre verilen su günde 8-850 M3. Yılda 3.200.000 M3 yaptığı halde işletmemizin bir yıllık su tahakkukunun 1.810.662 M3 olduğu görülüyor. Buna sayaçsız su kullanan cami, park, umumi hela ve sokak çeşmeleri için 2oo.ooo M3 de hesaba katılır su şebekedeki zayiatın yüzde 35 mertebesin de olduğu anlaşılmaktadır. Bu günlerde şehre verilen su nüfus başında günde 95 litre olduğu halde şehirde su kifayetsizliği devam etmektedir.

Suların kifayetsizliği yanında en mühim noksan şebeke ve depo kifayetsizliği teşkil etmektedir. Mevcut dört adet deponun toplam hacmi 3.000 M.3 tutmaktadır. Bu depolar kafi gelmediğinden ve yeni yapılmış olan Batal tesislerinin depolara bağlantısı bulunmadığından şehre, verilen 142,5 lt-sn. suyun 45 İt sn. kısmı depo vasıtasiyle, 97,5 lt-sn, kısmı ise doğrudan doğruya şebekeye verilmek suretiyle tevzi edilmektedir. Bu suretle su dağıtımında şebeke tazyikini temin etmenin ne kadar müşkül olduğunu meslekdaşlarının takdir buyururlar. Mevcut şebeke borularının kesitleride ancak Pancarlı suyunu 35 lt-sn debisine göre hesaplanmış olduğundan bugünkü suyun dağıtımına kifayet etmemektedir.

Şehir içi bostan ve bahçelerinin sulama sularına gelince: Gaziantep’te yağışların bol olduğu senelerde Sacır yani Aileben çayı bütün aylarda akmakta olduğundan bostanların sulanması da dere üzerinde muhtelif yerlerde tutulan bendlerle temin edilmiştir. Bu bendlerin belli başlıları 1- Kavaklığın üstünde tutulan Kapkaplı bendi Kapkaplı boştanlarını sular. Şimdiki Abide Parkında da değirmen çevirirdi. 2- Mağan oğlu köprüsü altında tutulan gevereğin bendi Değirmiçem bostanlarını sulardı: 3- Elektrik fabrikası yanında tutulan orta bölük bendi, Alinacar Cami yakınında bir değirmen çevirdikten sonra Mezbaha içinden geçip giderdi. 4- Şimdiki jandarma tümeni yanında köprünün biraz altında bulunan Çerkez bendi, Çerkez arığından tabaklara aşağı baştanlara giderdi.

Dere kurumuş olduğundan bu bendlerden D.S.I tarafından Elektrik fabrikası yanında yapılan regülatör sayesinde de orta bölük bendinin suladığı yerler sulanabilmekte olup, diğerleri kurumuş durumdadır. Tabli olarak bostan sahipleri sularını bu defa yeraltı suyundan temin yoluna girmektedirler. Buda yeraltı su seviyesinin düşmesine sebeb olmaktadır.

Şehir içme ve sulama sularının halihazır durumu böylece hülasa edildikten sonra Gaziantep’in su ihtiyacının ne şekilde halledilmesi gerektiği haklındaki düşünce ve tekliflerimize geçelim:

III- Gaziantep su davasının hali için teklifler

Gaziantep’in bu günkü nüfusu 130 bin olduğuna ve nüfus başına günde 125 litre su kabul edildiğine göre bir günlük su ihtiyacı 15.300 m3 yapar. Buna sanayinin ihtiyacı için yüzde 25 ilave yaparsak 20.400 M3 yapıyorki saniyede 235 litre suya tekabül etmektedir. Bu gün 142,5. Lt-sn su verdiğimize göre halâ 90-100 litre saniye suya ihtiyacımız olduğu anlaşılıyor. Birde Gaziantep’in 1980 yılında nüfusunun 250.000 yaklaştığı göz önüne getirilirse su ihtiyacının her sene dev adımlarla nasıl büyüyeceği anlaşılıyor. O halde muhterem kongremizin Gaziantep’in su davasının halli için iki esas üzerinden çalışmacı icap ediyor.

a) Halihazır ve önümüzdeki birkaç yıl için alınacak acil tedbirler ve yapılacak su tesisleri.

b) Gaziantep nüfusunun ileri yıllardaki artışına yetecek yani Antep’in su davasını kökten halledecek tedbirler.

c) Birinci bölümde alınacak tedbirlerin başında muhakkak ki yukarda arzettiğim yüzde 35 şe eke zayiatının makul bir seviyeye indirecek tetbirler gelecektir.

Bugünkü tarifemizle kaçaklarla zayi olan 1.200.000 ton suyun bedeli senede 600.000 liradır, su tahakkuklarımızın tetkikinden görüleceği üzere kış aylarında şebekeye daha çok su verilmesine rağmen tahakkuklar daha azdır. Bunun sebebi kışın abonelerde aşağı yukarı devamlı olarak su bulunması ve şebeke tazyikinin yükselmesi sebebiyle kaçakların artmasıdır. Bu kaçakların azaltılması için işletmemizce üç mühim tedbire başvurulmuş bulunuyor:

1- Su kaçaklarını arayacak AOUA—TEST ve DEOECTON ci azları İsviçre’den ithal edilmiş olup, 10 gün kadar önce işletmemize gelmiştir.

2- İşletmemiz 20 seneyi aşmış abone su branşmalarını miadını doldurmuş akdederek bunların yenilenmesi yoluna gitmiş ve bu hususta Encümenden müsade istihsal etmiştir.

3- Doğrudan doğruya şebekeye verilen sulan depolara alıp biriktirmek ve şebekeye öylece vermek suretiyle su tevziini kolaylaştırmak için yeni depolar yapmak. Bu suretle şebeke borularında su daha az eyleşectğinden kaçaklarda büyük mikyasta azalacaktır. Bunun için Tepe başında bir depo inşa etmek üzere istimlak muamelesine, Düztepe deposuna ela terfi borusu tersine başlamış bulunuyoruz.

Şehrin hali hazır su ihtiyacını karşılayacak ikinci tedbir olarak mevcut kuyularımızdan ve bilhassa Batalhüyük ve Manoğlu civarındaki kuyulardan azami istifadeyi sağlayabilmek için ne gibi işlem yapılacağının, hangi derinliğe kadar kazı yapılması lazım geldiğinin, kuyular arası galeri tesislerinin 11’e derece faydalı olabileceğinin tetkiki icap ediyor.

Bu bölümde üçüncü birded birde için yer altı suları araştırma sahalarımızın teshilidir. İşletmemiz bu sene bütçesine lüzum olduğunda ilave münakalede yapılmak üzere yeni su araştırmaları için 10.000 lira koymuş bulunuyor. Ancak bu araştırmaları yerlerini bize tesbit edecek mütehassıslardan ve arazinin kesitini tayin edecek sondaj malzemesinden mahrum bulunuyoruz. Bu hususlarda bilhassa D.S.İ. den yardımlarını rica ediyoruz.

Diğer bir hususda her bahçe ve bostan sahibinin rastgele kuyu açıp yer altı sularına müdahale etmesine, mani olunması gerektiğidir.

b) Antep’in su davasına kökten halledecek tedbirlere gelince:

Biz bu davanın şehrin civarındaki yer altı suları ile halledileceğine kani değiliz. Nüfus artışını karşılıya bilecek mühim ve büyük tedbirleri almaya şimdiden başlamamız icap ediyor. Gaziantep şehrinin coğrafi durumu haritadan tetkik edildiğinde görülecektir ki şehir civar kazalarına, ve vilayetlere nazaran daha yüksek bir seviyede bulunmakta yakınından hiçbir büyük su geçmemekte, bilakis çayların, ve derelerin doğuş noktasında bulunmaktadır. Fırat nehrine mesafesi 80 kilometre olup, arada 600 metre irtifa farkı vardır. Bu mesafeden ekonomik hızdaki boru hamule zayıatıda nazarı itibara alınırsa terfi yüksekliğinin 1000 metreye yaklaştığı ve böylece Birecik üzerinden Fırat’tan su getirmenin iktisadi olmıyacağı anlaşılır.

Şehre bol ve ucuz su temini için üç esas tarz üzerinde durulması gerektiği kanaatındayım:

1- Şehir kotuna yakıtı bir hatta daha yüksek olan mıntıkalarda yağmur sularını tutacak gölet veya barajlar tesisi:

Böylece mümkün olursa sulama suyunun da temini.

2 - Suyun ve enerjinin bol olduğu uzak yerlerden pompajla su temini.

3 - Şehrin doğusundaki köylerden bol su kaynaklarına sahip olanların istimlaki ile bu suların şehre terfi edilmesi.

1- a) Birinci guruptaki gölet veya barajlar hususunda iki teklifimiz var: Birincisi şehrin 5 kilometre yakınında sulu dere üzerinde yapılacak gölete veya baraja ikinciside Arabanda Ardıl göleti veya barajıdır. Sulu dere göletinin en mühim avantajı şehre çok yakın oluşu, su tesis masraflarının bütün diğer tekliklerimize nazaran en dun derecede bulunuşudur. İstimlak edilecek arazinin kıymeti azdı. Ancak gölet mıntıkasında zeminin uygun olup olmadığı hususu meçhulümüzdür.

Bu gölette tutulacak su miktarı büyük olmasa dahi yağışların yer altına intikaline yardım ettiğinden yer altı sularını mühim miktarda artıracağı kanaatındayım.

1- b) Diğer bir gölet teklifi Arabanda Ardıl göletidir. Takriben kot 850 metre olup, şehir kotuna yakındır. Sulama avantajı çok büyüktür. Mesafesi 50-60 kilometredir.

2 - Durup tekliflerimiz yani su ve enerjinin bol olduğu yerlerden su getirme tekliflerimiz:

2- a) Maraşın Güvercinlik santralından su getirilmesi Takribi kot 700 metre isale uzunluğu 100 kilometre.

2- b) Halfeti kuzeyinda D. S. İ tarafından etüd edilmekte olan barajdan su getirilmesi. Takribi kot 350 metre isale uzunluğu 80 ile 85 kilometre D. S. İ.’nin bu baraj etüdüne şehrimizin ve yoldaki köylerin içme ve sulama sularınıda ithal etmesini teklif ediyoruz.

3, Grup Tekliflerimizi sulu köylerden bir veya birkaçının istimlaki teşkil ediyordur. Muhterem arkadaşım Mesut Elbeyli bu köyleri bizlere arz edecekler : Ancak bendeniz prensip üzerinde birkaç söz söyleyeceğim. Malum olduğu üzere bu sular köylerde temamen sulama işlerinde kullanılmaktadır. Yapılacak istimlak yalnız bir köyü değil o sudan istifade eden bütün köyleri alakadar edecektir. Sulamadan alınanı içmeye tahsis edilmek suretiyle milli gelirden bir ziyayın husule geleceğinin daima göz önünde bulundurmamız icabediyor. Bilhassa bu köylere yakın enerji kaynağı bulunmayışı; şehir kotuna nazaran bir hayli düşük kotta bulunmalarıda nazarı dikkate alınmalıdır.

Arz edeceğim teklifler burada bitmektedir, tekliflerimiz hakkında daha geniş teknik malumatı Mesut Elbeyli arkadaşımız verecektir.

Muhterem kongrenizin bu teklifler üzerinde titizlikle duracağına bunlar ve tesbit edilecek diğer su tekliflerinin içerisinde Gazi şehrimizin su derdine kati çare olabilecek en uygun şekli tesbit edeceğin e inanıyorum. Gaziantepliler ve bilhassa susuz Antepliler şehrin bu günkü ve yarınki su ihtiyacını hal edecek kararlarınızı, bu güne kadar yüzlerce doktora gidip iyi olmamış hastanın, mesleğin otoritelerinin yaptığı konsültasyondan beklediği medet gibi beklemektedir. Ve sizler mutlaka bu hastanın derdine derman bulacaksınız Ümit ederimki hükümetimiz bizi parasızlıktan reçetesini yaptıramayan ilaçsız hasta durumunda bırakmayacaktır.

Gazi şehri mutlaka suya kavuşturacağız.

Muhterem kongrenizden bize gideceğimiz yolu göstermesini ve bizim bu yolda yürümemizi sağlayacak ışık istiyoruz, rehber istiyoruz.

Huzurunuzdan ayrılırken hepinizi hürmetle selamlarım muhterem arkadaşlarım. Gaziantep Belediyesi Elektrik. Su, Otobüs işletmeleri Müdürü