Türkiye’nin en çok satan gazetelerinden biri olan AKŞAM gazetesinin 19. Ocak 1964 tarihli nüshasında (EZO GELİN) başlıklı bir yazı serisi yayınladı bu yazının bir kısmını aynen aşağıya alıyoruz:

Gaziantep’te öğretmen bulunan Mehmet Solmaz, Ezo Gelin’in bu acıklı hikâyesini gün yüzüne çıkarmak, işin aslını astarını öğrenmek üzere çalışmış EZO GELİN diye bir de kitapçık hazırlamış ve yayınlamış. Gaziantep Kültür Derneği bastırmış bu kitabı. Bu kitabın yurt sathına yayılmasını Halle denen o belânın ne gibi korkunç bir son hazırladığını herkesin okuyup öğrenmesini çok isterdim. Ben bu kitabı Hanifi Açıkgöz'ün oğlunda gördüm.

Hanifi Açıkgöz Mehmet Solmaz’ı kastederek, kendisine sorduğumda türkü için:

— Bekirden de almışlar, benden de aldılar, demişti.

Bekir Karaduman’ın bir dörtlüğü varki buraya almadan edemiyeceğim:

«Mallarım kaçaktır varma gümrüğe

Geç Karakuyu'dan otur Düğnüğe

Dön ha Ezo, dön ha, eski yurduna

Sahiplerin seni sattı mı dersin?»

Bu dörtlükle Ezo Gelinin Suriyeye gelin gidişinin açıklı hikâyesi özetlenmiştir.

Ezo Gelin üzerine söylenmiş türkülerin üzerinde durulmasını insan yürekten arzu ediyor. Barak ilinden derlenip doğru olanı ortaya çıkarılmalı. Radyolarda söylenen Ezo Gelin türküsü, asıl Ezo Gelin türküsü olmadığı gerçeği ile düzelttirilmeli. İlk yazımızda anlattığımız gibi yanlış bir yöne sevkedilen hikâyesi de tashih ettirilmeli. Bu folklorcularımızın işidir. Gaziantep Kültür Derneğinin işidir. Biz Türkiye’nin en büyük gazetelerinden birinde bu gerçeği özetliyoruz.