Çevremizdeki dua ve bedduaları derlerken duaların daha az, bedduaların daha çok olduğunu görüyoruz. Bundan şöyle bir düşünceye varilamaz mı?

İnsanlar daha çok hodbin daha az diğer gâm deye…

Yoksa şöyle mi düşünmemiz icap ediyor?

Zulümler çeşit çeşit te onun için beddualar da tevir tevir, lûtuflar çeşitsiz olduğu için dualarda yalnız bir tevir der gibi...

Acaba bu doğru mu? öyle ya, saadetin bir yolu, felâketin bin bir yolu var... Fakat bana Öyle geliyor ki insanlar daha az bahtiyar, daha çok bedbahttırlar. Çünkü bin eyılikten sonra kazara bir kötülüğün hepsini bastırır “Bir dokun bin âh dinle kâsei fağfuriden’’ şu halde âdem oğullarına daha çok nankör daha az kadirşinas demekligimiz icap edecektir ki hakikat te bundan başka bir şey değildir.

Biz gündelik hayatımızda bunların yüzlercesine rastlarız. Kötülük eylikten daha çok göze çarpar. Onun içindir ki insanlar saadet ve takdirlerini gizlerler, ıstırap ve eninnlerini dışarıya vururlar.

Bu yüzdendir ki dualar az beddualar çok olmuştur deyeceğim.

BEDDUALAR

Alıcısı

Akşam başına kara gelsin

Allan belânı versin.

Allah tez günden, tez saatten canını alsın

Altın, üstün deilâllı ola

Ağtumana mahrum gidesin

Allah renk renk buldura

Allahtan bulasın

Ağzın sabunlana

Ağzından çıksın koynuna girsin

Allah seni komşuluktan ayırd eylesin

Allah güvencini ala

Anan baban terliğinle oynaya

Anan baban kaftanına otura

Alın, yeşilin üstüne döküle

Ağzına taş değe

Boynu kopasıca

Boynu altında kalasıca

Boynuna boz ip ölçülesice

Başına bin belâ gele

Başın beiâdan kurtulmıya

Bilinmez dert vere

Başına taş düşe

Beden illetinden kurtulmıyasıca

Bedenine illet

Bir evde yatasın bin eve zarın gide

Bedduan başına uğrıya

Başına taş dıkile

Başın aşağı gele

Başın yerden kalkmıya

Biri tuta, bini parçalıya

Bedenine kurşun çakıla

Cehennem yerin olsun

Cehenneme kadar

Ciğerini kavrıyasıca

Ciğerinden meleyesin

Canı çıkasıca

Ciğeri dökülesice

Ciğerine kara damla ine

Ciğerine kara kurşun

Çıran sone

Canına karîm ola

Çenen çekile

Çenen bağiana

Cehennemin cenni bucağına git

Cehennem beri, kırk konak öte

Dalıkan (dal iken) devrilesice

Derdine derman yarene merhem bulunmasın

Dert…

Derdinden kurtulmıyasın

Dul eve dovaksız gidesin

Dul gömleği giyesice

Dünya başına dar gele

Dişine kelpeten uğrıya

Döşek zarıncısı olasıca

Dört adamın çiğninde gidesin

Duttuğun dal eline gele

Dizine sızı vere

Dilin sâlavata dönmiye

Evin yıkıla

Evinde baykuş banlıyasıca

Ekmek atlı sen yaya olasın

Ekmeği tavşanın sırtında bulasın

Eriyip akasın

İller elinde kalasın

Elime kalasın

Ekmeği yedi kapıda bulmıyasın

Fıstık kadar vere

Fıstık kadar çıkarasın

Gözünde gönlünde kalasıca

Gözüne boz ine

Gözü kör olasıca

Gözüne Ali mıhı çakılasıca

Gördüğü gün benim günüm olasıca.

-BİTMEDİ-