Şiirle uğraştığını işitmem üzerine Karagözdeki dükkânına uğradım. Tozlu ve dağınık eşyalarile bu dükkân bir kalenderliğin ve tevekkülün tam benzeri idi. Selâmlaştık, Birdenbire şiirlerini görmek kendisi hakkında malûmat almak istediğimi söyliyemedim.

Her suretle çekingen ve ihtiyatlı durumu da doğrusu beni düşündürüyordu. Bir müddet sağdan, soldan lâf ettik. Seyyid Efendi hiç o taraflı olmıyor, şiir bahsini kapamıya çalışıyordu.

Maksadımı anlattı m. Başpınarda kendisinden bahsetmek istediğimi söyledim, “değmaz bunun için daha kıymeti kimseleri seçebilirdiniz.” Dedi. Israr ettim.

1889 doğumlu olduğunu babası Ahmedin sebzecilikle meşgul bulunduğunu söyledi. Şair Gaziantepteıı hiç dışarı çıkmamıştır. İlk tahsilini şimde iki Cumhuriyet ilkokulu binasında açılmış olan Rüştüvede yaptı. Fethiye medresesine devam etti. Medresede 15 sene süren bir tahsil hayatı vardır.

Arapçadan Nahiv, Sarf, Mantık ve Tasavvurat okudu. İlk Hocası Hacı Şerif Efendi idi. Sonra biraz da Bülbül hoca na Hacı Abdullah, Efendiden ders gördü.

Farsçadan Pendi Attar, Gülüstan, Hafız Divanı nı okudu Mesneviyi hususi surette mutalea etti. Kur’an-ı Kerim’in birinci ve ikinci cüzlerini ezber bilmektedir.

Şimdi Attarlıkla zmeşgul olan Seyyid Parlar İki şerefeli cami imam ve hatipliğini yapmaktadır.

Şiire marakı doğma veya irsî değildir. Kendi ifadesile kalbten bir galeyan ile olmamıştır. İlmi aruzu okuduktan sonra vezinlere uydurmak için bazı şiirler kaleme almıştır. Mütevazi şairimiz yazılarına kıymet vermediğinden bunları bir divanda toplamak külfetine de katlanmamıştır.

Salih mahlası ile yazan şairin ancak üç parça şiirini okuyucularımıza sunabildiğim için cidden üzüntü duymaktayım:

I

Âşık olan aşk oduna yanmalı

Bezmi ezel sakisi cam sunmalı

Sermest olup aşk meyine kanmalı

Dost yüzünü görmek için yanmalı

Dünya vemafihayı hep verseler

Neyleyim ben dûcihanı verseler

Cennet içre Hur û- gılman verseler

Dost yüzünü görmek için yanmalı

Şerh edemem kimseye ben halimi

Dosta ayan biliyor ahvalimi

Beni gören ağladı hep halimi

Eyzan

Ağlamadan kalmadı gözümde yaş

Yar yoluna terk ederim can ve baş

Razi isen kadere etme savaş

Eyzan

Her kişinin uymaz özüne sözü

Çirkin olur içi güzeldir yüzü

Salihin ancak yârındadır gözü

Eyzan

II

Her güzele dil veremem

Her cahile sır veremem

Sevdim ezel bir güzeli

Başkasına meyi edemem

Odur benim nazlı yarım

Anın için ah ü- zarim

Bir yerde yoktur kararım

Başkasına meyl edemem

Aşık olan cemalma

Ermek ister visalma

Razıyım ben cefasına

Başkasına meyi edemem

Göster yüzünü göreyim

Canım istersen vereyim

Tek visaline ereyim

Eyzan

Benim yarım bir tanedir

Cihan içre yektanedir

Salih bunca gavga nedir.

Eyzan

III

Ey şahı hubanım

Cân içindeki cânım

Candan aziz cânanım

Şensin benim dermanım

Sevdim seni ezelden

Vaz geçtim her güzelden

Sözüm değil hezelden

Sensin benim dermanım

Aşkınla ben yanarım

Bilmem leyl ü- nebarım

Ey gzleri humrım

Eyzan

Aşkın başımdan aştı

Aşk bana pek sataştı

Hey gören beni şaştı

Eyzan

Salih der bir sevdaye

Düştü başım gavgaye

Cismim gitti heybaye

Eyzan

(Devam edecek)

Yazan: Ziya GÜNER