Vaktiyle bir adam açlıktan bunalmış. Eve gelmiş karısına; şu kılıcımı bana verde Allahnan kozumu pay edeyim, hakkımı hak edeyim demiş. Gılıcını almış, yola çıkmış. Yamacına azrail çıkmış, nereye gidiyorsun dediği gibi, Allahın yanına gedip kozumu pay edeceğim demiş. O zamana kadar Allaha ayan olmuş bu hanekler. Allah azraile, gel sana bir kanne su vereyim. Bunu o adama ver, bu suynan bütün hastaları eyi eder ve para kazanırım demiş. Azrail ganneyi adama vermiş. Hastanın ayağı ucundan görünürsem o hasta iyi olacak, suyu ver, hastanın başı ucunda durursam o hasta ölecek, suyu verme demiş. O adama bir hastanın evine getmiş Azrail hastanın ayağı ucundaymış. Bu adam hastaya bir yudum su verdiği kimi hasta eyi olmuş. Böylece bir kaç tane hasta iyi ederekten para kazanmış. Bir gün padişahın gizi hasta olmuş. Dellallar sokaklarda gezerek doktorlara haber verirlermiş. Fakir adam bu haberi duyar duymaz hemen padişahın sarayına gitmiş. İçeri beni de alın demiş Fakat ordaki adamlar, bunu hiç hasebe almamışlar; doktorlar iyi edemediler de sen mi eyi edeceksin demişler. Bunun üzerine adam içeri girmek için İsrar etmiş. Öteki taraftan bir adam; aman garışman, kiminin devesi, kiminin duvası demişler. Hele birde bu girsin demiş ve adamı içeri almışlar. Adam içeri girmiş ki âzrail padişahın gizinin ayağı ucunda duruy. Hemen bu adam bir gadehe suyu goymuş ve gıza içirmiş. Bir de bakmışlar ki ne görsünler. Giz iyileşmiş ve yataktan kakmış. Herkes şaşırmış kalmış. Padişaha gizin eyi oldu dey haberler getmiş. Padişah gelmiş verilsin bu adama ne isteyse demiş. Adama padişah güzel bir gonak yaptırmış, para da vermiş. Adam evini döşerken, düzenlerken âzrail gelmiş. Azraile neye geldin dey sörmuş. O da; vaadimi yerine getirmiye geldim, canını alacağım demiş. O zaman adam, dur sana bir şey söyleyeyim demiş. Şurda iki rekat namaz kılayım ondan sonra canımı al demiş. Fakat bir şartım var. Eğer namazı gıldıktan sonra ayağa kakarsam canımı al, yok eğer ayağa kakmazsam canımı alma demiş. Adam namazı gılmış, fakat ayağa kalkmamış. Âzrail beklemiş beklemiş adam kalkmıyor. Kaksana demiş. Adam: Kakmam da kakmam diye her seferinde cevap vermiş. Omuzunu silkeliyerek tekrar tekrar kakmam da kakmam demiş. Verdiğinizi yemeden ölmem de ölmem demiş. Hele durun verdiğinizi yiyeyim, bitireyimde ondan sonra ölümü düşünürük demiş. Âzrail bakmış ki olacak kimi değil. Konaktan çıkmış Allah’ın yanına getmiş. Böyle böyle o adama ayağa kalkarsan canını alırım dive vaad ettim. O da namazı gıldı ayağa kakmadı. Kak dediysem kakmam da kakmam, verdenizi yemeden ölmem de ölmem diyor. Ben buna ne yapayım Yarabbi? demiş. Allah da yeri demiş. Acı daha ömür sürsün hele affetdim onu demiş. Adam ölümden kurtulmuş.

Not: Bu masalı 1892 doğumlu ev kadını Ayşe Özhamamcıdan 1960 yılında tesbit eden Gaziantep Lisesi 5.Ed.A öğrencilerinden Müjgan Özkök’tür.