On yedinci asırda yaşıyan hepimizin bildiği halk şairi Karacaoğlan; Gaziantep Bölgesinde gezdiği köy ve mevkileri türkü ve deyişlerinde terennüm etmiştir.
Karacaoğlan’ın nerede doğduğu bilinmiyor. Gaziantep gazetesinin 4 ve 11 Kasım 1938 tarihli, 528 ve 529 sayılı nüshalarında; Karacaoğlan’ın Kilisin Musabeyli mahiyesinin Zobular Köyü’nde doğduğu ileri sürülüyor.
Karacaoğlan Gaziantep’in güneyinde ki köylerin ve mevkilerin bir kısmını şöyle anlatmaktadır:
Gönül arzuluyor Antep İlini,
Şol KEMMUN GEDİĞİ belli görünür
Evvel bahar, yaz ayları doğunca,
Coşar BALIK SUYU selli görünür.
KILCAN derler şu köylerin sırası
RASAF Söker benim göğsüm yarası
BAKIDA’nın çoktur kaşı karası
Eğdirmiş serpuşun telli görünür.
BAKIDA’dan indik kol kola düze,
MELEKKÖY gark olmuş güle nergize,
ARKIK’ta Uğradım bir güzel kıza,
Terlemiş yanağı ballı görünür.
GEDİĞ’e varırsak yol olur yarı,
SAZGIN’ın güzeli sallanır bari.
Bu gün konak yeri NAFAK PINARI,
Oradan Antep’in İli görünür.
Karacaoğlan derki ERGENE kuyu,
BEŞDELİ’den akar HALEP’in suyu.
TİLBAŞAR ilinde şol İKİZKUYU,
Edepli erkânlı yollu görünür.
Yukarıdaki şiirde köy, meşhur mevki isimleri, suların isimleri büyük harflerle yazılmıştır. Bu isimler bugünde aynen kullanılmaktadır.
Karacaoğlan bir başka deyişinde Antep İlini övüyor:
Yürü bre yürü ANTEP illeri
Senin yakışığın yaz ile gelir.
Başı top top olmuş iğri peçeli,
Gelinler karışmış kız ile gelir.
Karacaoğlan bir başka Türküsünde yine Antep bölgesinde bahsediyor:
Kalk gidelim atım harap haneden,
Kısmetimiz versin Mevlâ’m yaradan,
İĞRİKOL’A dayım yedirem atım,
Gece İĞRİKOL’da yatayım atım.
Atıma bineyim edeyim sökün
Sağına soluna hamayil takın
AĞYAR Irak derler KEFERDİZ yakın
Gece İĞRİKOL’DA yatalım atım.
Karacaoğlan’ın Antep şehrinden Adıyaman’a (Hısnı Mansura’a) giderken beğendiği Antep köylerini şöyle anlatıyor:
Yunmuş, arınmış AYNENOZ gölünde
Işılanır gider siyah telleri,
Giyinmiş kuşanmış ne hup sallanır,
Kemer sıkıştırmış ince belleri.
Aşağıdan beri TIDIK deresi,
Saklı durur bu sinenin yarası,
Türkmen kızı birden açtı arası,
Yeşil ile dolu SACUR gölleri.
Tığlaşmış gamzesi kâr eder cana
Benim yarim benzer huri gılmana.
Şu ANTEP ilinde servi zamâna
Orda eser bâd-ı sabâ yelleri.
SUBOĞAZ köyünden ettik bir sökün
Arkan koca duttur sen seni sakın
ARABAN elinden bir çiçek sokun
Çok olur otların konca gülleri
Karacaoğlan derdi o yiğit kârı
Peteği bal eder ustadır arı
Sana derim sana BEYER ÇINARI
Ne taraftan ince belli yar gitti.
Mehmet SOLMAZ