Gaziantep’te avcılık ve atıcılığı sizlere anlatmadan önce, avcılığın ve atıcılığın bazı menfaatları hakkında bilgi vermeme müsadenizi rica edeceğim.

Bütün dünyanın malumu olduğu üzere, avcılık ve atıcılık Türk milletinin kendine has millî bir sporudur.

Başta insanlar olmak üzere yeryüzünde yaşıyan hiç bir canlı mahluk tasavvur olunamaz ki, avcı olmasın ve hatta et yiyen bazı nebatın mevcut olduğu hakkındaki rivayet nebatta bile hayatî varlığımı temin için bazı mahlukatı avlamak kudretini ihzar ediyor demektir. Muhakeme kuvveti ile herhangi bir hayvanın tabiî ihtiyaçlarından doğacak zaruretlerden istifade ederek en kolay ve müsbet bir şekilde avcılığı takip edebilmektedir.

Beşeriyetin dünya üzerinde kendini hissettiği günden itibaren başlıyan bu avcılık, insanlar arasında zaman ve muhit itibarile kullanılan aletleri değiştirmiş ve iklime vesair esbaba göre şeraitini değiştirmiş ve fakat revacına asla halel getirmemiştir.

Taş devrinde taşlar ve sopalarla, demir devrinde harbeler ve mızraklar, baltalar, oklar vesaire ile devam ederek nihayet bugünkü modern silahlara kadar mükemmel bir silsile terakki takip etmiş ve alanda bu yolda yürümekte bulunmuştur. Avcılığın bir cephesi bilhassa ibtidaî insanlar arasında yalnız cerri menafia hadim ve cepren tahsili arzuya vasıta addedildiği halde, medenî ve mütekâmil insanlar arasında bu evsafa birde zevk ve tabiatperestlik gibi bedayi ve mehasine yakın bir alâka göstermiş olmak inzimam etmiş, bununla latif sular, rengarenk çayırlar, neşe veren şahikalar, zarif çiçekler, gönül avlayıcı manzaralar, temiz ve saf hava, bülbül sesleri, hülasa, saymakla bitiremeyecek kadar güzellikler arasında dürüst sakin ve riyasız saf bir muhit ve havayı koklayabilmek mazhariyeti ilave edilince hakkındaki en mühim medihleri senaları haklı göstermeğe kâfi gelirken bunlara bir de spor denilen ve dünyaca faideleri kabili inkâr olmayan iyi şerait dahilinde koşmak, atlamak, sıçramak, tırmanmak, yürümek, ata binmek, yüzmek vesair ne kadar atletik hareketler varsa bunların yeri geldikçe ve tabiî birer ihtiyaç yükleteceği külfeti karşılamak arzusu ile tatbikinden hasıl olacak faydaları da ilave edilirse artık avcılık hakkında daha fazla söz söylemeye lüzum kalmaz.

Maddiyatı bu kadar sağlam esaslara bağlanmış olan avcılığın bir de ruhi mazhariyetlerini tahlile kalkarsak daha büyük ve faydalı neticelerle karşılaşmış oluruz. Ezcümle hayatta hangi bir millet bilhassa Türkler gibi avcılığa heves göstermiş ve elinden silahı bırakmamışsa daima istiklaline sahip olmuş ve şanlı varlığını hiçbir zaman ayak altında çiğnetmemiştir. Bundan başka tabiî bir alemde yalan söylemeye köpeğinin bile tenezzül etmediğini gören bir avcı her zaman dürüst, mert, asil ve vicdanlı bir insan olmaya özenmiş ve köpeğin bile feragata nümune olarak gösterdiği sadık duygulara bakarak avcının göre alicenap, feragatçı ve insanca çok yüksek duygulu bir kimse olabilmesinin ya yolunu tutmuş ve yahutta olabilmiştir.

Avcı aynı zamanda memleket ve milleti için bir düşman askerinden daha tehlikeli olan muzir hayvanları itlaf etmesi suretile de vatanın en tabi müdafilerindendir. İyi bir avcıdan başka bir şey olmayan ve vatan müdafaasında çetecilikle fedakârlıklar gösteren kimselerin bu gün emniyet ümit ve huzurla kucağında yaşadığımız Cumhuriyet Hükümetinin istiklalini temin uğrunda ne derece yararlıklar müsbet harikalar gösterdiğini, yalnız Türk milleti değilde cihanı beşeriyet hayret ve takdirle görmüş ve tarihlerde ebediyyen şanlı sayfalarında menakibi yaşatmakla mecbur kılmıştır.

Can yakmak, fuzuli yorgunluk avcılığın yalancılıkla hususiyetleri hakkında bazı garazkârlar hücumda bulunmak isterlerse de hiç bir zaman makul ve mantıkî esbaba dayanmayan ve alelekser ciddiyet erbabından da tulu etmiyen bu hücumların kendileri gidemedikleri için duydukları infial ve haset hislerini bu yolda izhara çalışan karaz erbabından başka kimseler olmayacakları ve basit bir müdafa kuvvetile avcılığın mantığını bunları derhal ve mahcubiyetle iskat edebileceği tabiî bulunmuştur.

Hülasa: Avcılığın sıhhî, ahlakî, ruhî, vesair faydaları hakkında başlı başına bir kitap yazmak bile kolaydır. Ancak avcılığa ait teferruattan mümkün olduğu kadar muvaffasalca bahsetmek ve memleketimizin köşe ve bucağında yaşayan bütün av hayvanlarının cins, nevi, evsaf, tarzı hayat ve maişetlerile bunları vesaiti muhtelife ile avlanmaları ve av muhitinde bulunabilen ve hele avcılığın icaplarından doğan bir çok faideli bilgilerdende bir avcının ve hatta seyahat vesair sebeplerle kırda, bayırda dolaşmağa mecbur olan herkesin işine yarayacak ve avcı olmaya meraklıların bile hoşuna gidebilecek bahisleri resimleri ile birlikte enzari istifadeye arzetmeğe çalışacağımdan vakit ziyan etmekten korkarak bu bahsi kısa kesmek mecburiyetini hissediyorum. Bizzat avında bulunduğum ve muvaffakiyetinin derecesini fiilen tecrübe ettiğim hadisat ile mesbuata müstenit olarak toplayabildiğim bilgileri tamamen dercederek ayrı ayrı hususî mütaalarımı da ilâve arzusunda bulunduğumdan kusurumu görecek meslektaşlarımın kabahatlarımı hüsnü niyetimle bağışlamalarını şiarı tabiileri iktizasından olan mürüvetlerinden beklerim.

Ahmet İNCİ