Profesör Malik Sayar’a göre durum şöyledir:

Türkiye’de deprem ocaklarının toplu bulundukları yerler Alp silsilesine giren dağlar bölgesinde bulunmaktadır.

Şehrimize en yakın bulunan Hatay deprem bölgesi, Maraş civarında başlayarak İslâhiye, Amık gölü, Teberiye ve Lut gölleri, Kızıl denizi aşarak doğu Afrika’ya kadar uzanan ve yer yüzünün en önemli büyük ‘tektonik’ bir çöküntüsünün kenarında bulunmaktadır. Şehrimiz ve çevreleri ise bu çöküntüden Kara su vadisi ile ayrılmış. Alp silsilesinden ise Ak su vadisi ile ayrılmıştır. Asıl mühim olan sebep vilayetimizin (Konduana) kıtasının bir çıkıntısı olan Suriye (Platformu) üzerine oturmuş olmasıdır. Bundan dolayı memleketimiz deprem Bölgesi dışından kalmıştır. Nitekim Antakya şehri Milattan beri yedi defa şiddetli depremlerde harap olduğu ve 1115 yılında Alp silsilesine dahil olan Maraş’ta şiddetli deprem meydana geldiği halde, şehrimizde büyük tahribat yapan depremler görülmemiştir. Ara sıra görülen sarsıntılar ise uzaklardan gelen yatay deprem ve dalgalarından ileri gelmektedirler.

(Devam edecek)

Not: Yukarıdaki bilgi Mustafa Güzel Han’ın notlarından alınmıştır.