Antep harbi başlıyalı henüz bir ay olmuştu. Ben, işlerimi bitirmiş ve (Yona köyü) okulundaki ödevime dönüyordum. (İkizkuyu) köyüne geçer geçmez çok tuhaf bir hadise ile karşılaştım.

Bakınız nasıl?

Yolun üzerine kocaman bir deve uzanmış yatıyor; kendini ölümün akımına kaptırmış can çekişiyordu.

Bunun etrafını köyün köpekleri sarmış ve hepsi halka şeklinde çömelmiş bekleşiyorlardı. Deve, gözlerini biraz yumunça bunlar hep birden daireyi sıklaştırıyor, deveye doğru ilerliyor ve yaklaşıyorlardı.

Deve, gözlerini birdenbire açınca tekrar daireyi açıyorlar. Geriliyor ve uzaklaşıyorlardı.

Ben bu hadiseyi dakikalarca seyrettim durdum ve kendi kendime:

- Can çekişen Antep ile, onu almak için üzerine saldıranların hallerini temsil eden ne güzel bir sembol! dedim ve geçtim gittim.

Şakir Sabri YENER