‘’Öğütesi Oğuzları alçaklaması, yerilesi kafircikleri alkışa alması» teklif olunduğunda1 (Haddini tanımaza ne idüğünü bildirmek, öksüze sırmalı kaftan giydirmekçedir) deyip ağ­zına yakışır sözler harcıyan Alplar başı Salur Kazan Bey, Tornan Kalesinin kera yürekli Te kürüne, cini ile oynarsa sonunda pişmanlanacağını hatırlatıyor:

SÖYLEME

Kâfir, kâfiri son sözümdür, kulak ver:

Kara kurdun erkeğinde köküm var,

Göçen kara koyununu döndürmez.

Kâfir kâfir! Son sözümdür, kulak ver:

Kara kuşun erkeğinde köküm var,

Uçan kara ördeğini kondurmaz!

Kâfir kâfiri Son sözümdür, kulak ver: öz yurdumda

"Uruz’’ adlı, oğlum var, Yeni baştan doğanını ondurmaz.

Doğrudur:

Birimiz ölürse doğar binimiz,

Kaypak kâfirlerde kalmaz kinimizi

Basri GOCUL

Not: Yukarda adı belirtilen epopeden ilkin “BAŞPINAR„ dergisinde yayınlanmak üzere seçilmiştir.

Her türlü iktibas hakkı mahfuzdur.