İhtiyar adam doğrusunu isterseniz böyle bir sual beklemiyordu. Olan olmuştu bi kere. Eskide ne vardı sanki, hem o geçmişti zaten. Gözlerinden bir iki damla gözyaşını sildi ve anlatmaya başladı.

(Harp bütün şiddetile devam ediyor, Fransız topçusu bulunduğumuz yeri harabeye çeviriyordu. Bir anda ne oldu ne olmadı kocamana bir gülle cami duvarını deldi.) Kolunu bana göstererek işte ondan bir hatıra dedi. Bu cami şimdiki Çınarlı Camiidir. Eskiden ona Bey Camii derlermiş. Kuruluş tarihi rûmi 884 yılına rastlıyormuş. Şimdiki Atatürk Bulvarının altına kadar uzanırmış.eni 16 metre, boyu 33 metre imiş. Düz siyah ve beyaz taşlardan yapılmış. Taban kısmı tahta, tavanı ise kapmış. Avlu kısmında büyük bir havuzu bulunuyormuş. Yedi tanede çınar ağacı varmış. İsminide buradan alsa gerek.

Aradan seneler geçti cami o yıkık ve virâne şekliyle kaldı. Nihayet 1940 yılında hükûmetin ve mahallenin isteği ile ayni yere bir caminin kurulması için teşebbüse geçildi.

Yeni caminin boyu 8.90, eni 16 metredir. Her tarafı beyaz taşlardan yapılmadır. Mihrap kısmı işlemelidir. İç ve dış kısım diye iki bölüme ayrılmaktadır. Yüksekliği on dört metredir. Caminin iki tane havuzu vardır. 48000 liraya mal olmuştur. Cami kısım kısım olmak üzere üç senede tamamlanabilmiştir.

Not: Bu yazı, 1961 yılında Gaziantep Kültür Derneği tarafından tertip edilen bir yarışmaya katılan yazılardan biridir.