Bir kız varmış, yen temblemiş. Anası urguna pamuk gormuş. Bir bedirik eğirir, hemen uyhusu gelir, devrilir yatarmış. Anası onu ötüye yiter, hemen pambıkları gendi erirmiş. Fakat ki gızının adı çıhıp evde galmasın dey gızının tembelliğini açığa vurmazmış. (Batman atıp buçuk dutan Aşe) dey çarırmış. Kapının urgundan bir tüccar geçiyken bu sesi eşitmiş. (bu nasıl gızmış bir batman atıp buçuk tutarmış?) demiş. Hemen şak şak gapıyı dövmüş. Allah’ın emriylen gızı istemiş, almış, evine algetmiş. Ev dolusu hışva getirmiş, bunnarın hepisini pambık yap demiş. Gendi de gıza ben gediym. Gelenader bunnarı erip iplik yapıp gomalısın demiş. Herif getmiş. Aşe çıkrığın başına oturmuş bir bedirik (lüle) ermiş. Uyhusu gelmiş yatmış. Uyandı vahıt bakmış ki iplik erilmemiş galmış. Aman hamarat götüm babam evinde galdı demiş, gezmiş. Gezmeden osandı kimi gelir.. çıkrık başına otururmuş. Gene bir bedirik erir yatar, uyurmuş, uyandı kimi bakarki pambık gene duruy. Aman hamarat götüm babam evimde galdı der gene yatamış. Beyle beyle vahıt geçmiş. Herifin gelmesine bir hafta, üç gün galmış. Aman artı şu herif gelmesiz geceli gündüzlü eriym bitiriym, demiş. O gece erbaa gecesiymiş. Erirken bakmış ki su deliğinden Erbaa karisi gelmiş. Kalk oradan demiş. Ayşe namaza durmuş. Erbaa garisi şafak atana kadar eğirmiş, bitirmiş. Erbaa garisi gederken demişki: Bu işi bu sefer böyle yaptın, bir daha yaparsan sana zıyanım dokunur demiş. Ayşe çok sevinmiş. Kocası gelmiş. Bu kadar ipliği eğirilimiş gördüğü kimi, yeen sevinmiş, Ayşenin sırtını tapışlamış. Oturmuş hanek ederlerken bakmışlarki bir tomuzlan geliy. Ayşe sıçramış ayağı kalkmış: Aman teyze kurbanım, aman teyze hayranım demiş. Tomuzlana midelin üstünde yer göstermiş. Herifi şaşmış, noldu avrat? Demiş. Ayşe: Sen bizim halimizi bir bilsen demiş. Biz işte böyle eğire eğire sonumuz tomuzlan olur demiş. Herifi arvadım tomuzlan olur deyi korkmuş: Öyleyse şimdiden sonra sana hiç çıkrık eğirme yok demiş.

Not: Bu masalı 1 Mayıs 1960 tarihimde, doksan yaşındaki ninesi Zeynep bacdan dinliyen ve tesbit eden: Mehmet Söylemez’dir