Oldur ki bilfiil Maraş beylerbeyi olan Emîrü'l-ümerâ-yı kirâm, kübrü'l-küberâ-yı velfehham, zülkadri vel ihtiram sahibil izze vel ihtişam elmühassıl lem yelidi inayet elmelik Ali Hazreti Osman Paşa- yessürüllâhı taala bilhayır lima yeşâ meclis-i şer'î-i şerîfle divan, Maraş çavuşlarından Fahrü'l-akrân Bostan Çavuş ibn-i Muhammed muvacehesinde takriri meram edüp Antep kazasında vaki Su bugaz ve dülük ve kerrin ve İsbatun (İspatırın) ve vasılı nam has karyelerimizde dokuz yüz doksan sekiz de vaki mahsul icarından merkum Bostan Çavuş zimmetinde bi hesap muamele üç bin altınım olup meblağı mezkuru nefsi Antep’te vaki Tahtalu Camii şerifinin tamiri için Dergahî Ali çavuşlarından kudvetü'l-akrân, bu mecliste hâzır Hıdır Çavuş zeyd-i kadre vekil nasbedüp mumaileyh Hıdır çavuş meblağ mezkuru merkum Bostan çavuştan alup kapzedüp camii tamirine harç eylesun deyucek mumaileyhime Hıdır Çavuş ve Bostan Çavuş veçhi meşruh üzere Paşa-yı keremkâr hazretlerinin cevâb-ı şerîflerinde tasdik ve kabul edüp vâki hal bittalap sicil olundu.
Tercümesi: Maraş beylerbeyinin, Antep’teki kendi vekili olan çavuşlardan Mehmet oğlu Bostan Çavuş'ta, kendi malı olan Su Bugaz, Dülük, Kerrin, Ispatırın, Vasılı köylerinin hasılatından arta kalan paradan Bostan Çavuş yanında kalan üç bin altını Tahtalı Camii’nin tamiri için mahkeme huzurunda söylemesi üzerine her iki çavuşun bu kararı kabul ettiklerine dair bir vesikadır.
Not: Yukarıdaki yazının en önemli tarafı dilcilerimizin incelemesine değer olmasıdır. Dünkü yazımızla bugünkü yazımız, yine dünkü Türkçemizle bugünkü Türkçemiz arasında bir karşılaştırma bakımından gerek dilcilerimize ve gerekse öğrenişi ve öğretmenlere güzel bir örnektir. Sayın öğretmenlerimizin dikkatini çekeriz.