(Şehrimiz Müze Müdürü tarafından hazırlanarak bir sureti Maarif Vekiline verilmiştir.)
Nizip bölgesinde Karkamış ve Belkıs, Karkamış 1912'de İngilizler tarafından kazılmaya başlanmış.
Neolotik (Cilalı Taş Devri) tabakalardan başlayarak, Etiler ve Asurlar zamanına kadar devam etmiştir. Boğazköy'deki Büyük Eti imparatorluğu yıkıldıktan sonra Torosların güney doğusunda bulunan küçük Eti devletlerinin merkezi olarak takriben M. Ö. 700 yıllarına kadar devam etmiş.
Burası, Büyük Eti Devleti zamanında da önemli bir bölge idi. Bu bölgenin diğer eyaletleri vasal krallar tarafından idare edildiği halde Karkamış, hükümdar ailesinden bir prensle idare edilirdi. Bilhassa strateji bakımından önem veriliyordu.
Buradan çıkan eski eserlerin bir kısmı British Museum’a kaçırılmış ise de büyük bir kısmı Ankara Eti Müzesi'nde bulunmaktadır.
Hudutta olduğu için mayınlı bölgedir içerisine girilemez. Görünürde eser olmamakla beraber muazzam bir iskân yeri olduğu her bakımdan, bilhassa mimarı kalıntılardan anlaşılmaktadır. Mevcut bu kalıntılar bile burasının turistik bir yer olduğuna kâfi sebep teşkil eder.
Belkıs: Hiç kazı yapılmamış ve neşredilmemiştir. Fakat çıkan eserler geniş bir Roma kültürüne işaret etmekte ve daha eskilere gittiği çıkan eserlerden anlaşılmaktadır. Müzemizde çok örnekleri vardır.
Nizip Turlu: Nizip bölgesinde Turlu'da son zamanlarda kazımı ve Telhalaf kültürü hakkında önemli sonuçlar vermiştir.
Dülük: Paleolitik devri açık atölyesi mevcuttur. Çıkan eserler Bakır ve Eti çağlarını işaret etmektedir. Roma ve Bizans devrine ait kaya mezarları zengin bir çağı gösterir. Yer yer mozaik alanlarına rastlanır. Buranın en önemli hususiyetlerinden birisi de Jüpiter kültürünü buradan bütün dünyaya yayılmış olması, şark kültür ve sanat ananesini muhafaza etmesidir. Jüpiter kültürü, eski Teşüp kültürüne dayanan bir kültürdür. M.Ö. 600 yılda buradan Avrupa ve Germen ülkelerine tanrılarını beraber götürmüşlerdir. Onların yiğitlikleri ve zaferleri tanrılarının askerler arasında yayılmasına sebep olmuş Jüpiter adına abideler dikilmiştir.
Keferdiz: (Neşriyatta Sakçagözü) Keferdiz'de bulunan Caba Hüyük'te yapılan kazılar önemli sonuçlar vermiştir. Kalkolitik devirden Selçuklara kadar birçok tabakalar ihtiva etmektedir. Şark ve Orta Anadolu kültürü burada kucaklaşır. Telhalaf kültürünün yayılış sınırlarını gösterir. Ayrıca son Etilere ait bir de saray bulunmuştur.
Zincirli: (Eski adı Samal) bir Eti medeniyeti alanı. Şimdiye kadar yapılan kazılarda M. Ö. 2000 yıllarına kadar gidilmektedir. Yesemek burası açık bir heykeltraş atölyesidir. Zincirli istila felaketine uğrayınca tarla haline getirilmiş, kabartmalar yarım kalmıştır. Yesemek, yol yapıldıktan sonra bilhassa görmeye değer yerlerden birisi olacaktır.
Tilmen Höyük: Üç yıldan beri İstanbul Üniversitesi Arkeoloji Profesörlerinden Bahadır Alkım'ın başkanlığında kazı yapılmaktadır. M.Ö. 2000 yıllarına kadar inilmiştir. Hatay bölgesindeki Asena kültürü ile münasebet kurulmuştur.